Masal sever misiniz?
Bu nasıl soru demeyin! Çünkü biz ve bizim yetiştirdiğimiz nesil masallarla büyüdü. Masal
"İlk anlatanı bilinmeyen ve ağızdan ağıza sürüp gelen, olağanüstü, düş ürünü olaylarla örülü anlatım türü" diye bilinir. Ve yine denilir ki " Masallar, olağanüstü olabildikleri gibi gerçekçi de olabilir, yani gerçek kişilere, gerçek olaylara dayandıkları izlenimini veren masallar da vardır."
Binbir Gece Masalları, La Fontaine Masalları, Türk edebiyatında da nice masallar vardır. Yine biliyoruz ki, ilk roman ve hikâyelerde masal unsurları geniş ölçüde kullanıldı. Ahmed Midhat Efendi, Sabahattin Ali (Sırça Köşk), Aziz Nesin (Büyükler İçin Masallar) gibi yazarlar yeni Türk edebiyatında çağdaş meseleleri ele alırken masal unsurlarını kullandılar. Nitekim bugünün TV. dizilerinde de bunlara rastlamak mümkün. Örneğin "Bir İstanbul Masalı" adlı diziyi ben şahsen beğeni ile izledim. Yine "Arka sokaklar "polisiye dizi de yıllardır sürüp gidiyor. Yani bizler bunlardan hoşlanıyoruz!..
* * *
Bir günlük İstanbul kaçamağım sırasında Sarayburnu civarında bir arzuhalciye derdini anlatan (Ü.D) adındaki bir vatandaşın kaleme aldırıp sonra da İçişleri Bakanlığı'na postaladığı dilekçesini vatandaşın rızası ile okuyup, bunu bilgisayarıma attırmasını istedim. Sağ olsun göndermiş. İşte İstanbul Masalının metni:
"İçişleri Bakanlığına,
Sekiz kasım 2014 cuma, saat:21.30-22.30 arası...
Fatih-Taksim istikametinde özel otomobilimle yanımda bir bayanla seyrederken Şişhane rampasında uygulama yapan sivil trafik polislerince durduruluyorsunuz...Kapıma yaklaşan 20-24 yaşlarında bir polis memuru evraklarımı istedi; Verdim. Daha evraklara bakmadan yanımdaki bayanla ilgilenmeye başladı. "Kim olduğunu, neyim olduğunu , ailem mi olduğunu" sormakla işe başladı.Bayanın arkadaşım olduğunu söyledim. Hayrola memur bey, bir şey mi var, niye soruyorsunuz? dediğimde, omuzlarını kaldırarak "ben polisim, sorarım!" derken, diğer genç bir memur geldi. Aşağı yukarı aynı yaşlarda . Bayanı bir yana, beni bir yana ayırdı, sorgulamaya başladı. Bayanın "kim olduğunu, neyim olduğunu, adını, teyzesinin adını, teyzesinin halasının adını ,nerede, ne zaman tanıştığımı" sordu. Bayanın telefonunu istedi. Telefon hariç, diğerlerinin hepsine cevap verdim... Bir erkek olarak yanımda bulunan bir bayanın telefon numarasını bir başka erkeğe veremeyeceğimi söyledim. Bu defa beni bırakıp bayana yöneldiler, Bayanı baskı altına alarak aynı soruları ona da sormuşlar. Bayan hepsine cevap vermiş. Bayana "Para ile bindim de" der gibi baskı yapmış olmalılar ki, bayan " Hayır, ben para ile binmedim. Para ile bindim diye de yalan söyleyemem" demiş.
Daha sonrada benim bayan hakkında söylemediğim lafları , ben söylemişim gibi bayana söyleyip onu tahrik ederek beni suçlayabilecek zemin aramışlar. İstediği ortamı da bulamayınca bayana dönerek "Utanmıyor musun böyle yaşlı erkeklerle takılıyorsun?" diyerek bayanı her türlü rencide etmeye çalışmışlar. Bu ara kıdemli, onlara göre daha yaşlı olan polis memuru olayın mahiyetini açıklayıp "Korsan taksi çalıştıranları yakalamaya çalıştıklarını, benim de normal bir rütüne takıldığımı , her hangi bir kasıt veya muğberlik olmadığını" söyleyerek evraklarımı geri verdi ve beni boş yere üzdüklerinden dolayı özür dileyecekleri yerde , "Hadi bakalım, bugün bendensin, git !" diyerek beni bıraktı...
Vataandaş işin peşini bırakmamış ki dilekçesinin sonuna şu notları düşmüş; "Yaptığım araştırmalarda İstanbul'da 3 binden fazla hususi araç sahiplerinin ( komşusunu hastaneye yetiştiren, bir yakınını hava alanına bırakmak isteyen veya benzeri şekillerde) hiç yoktan korsan (Hırsız) damgasını yediğini müşahede etmekteyim . HİÇ BİR ŞAHIS VE ZÜMREYE İMTİYAZ TANINAMAZ ( Anaya maddesi) Bu ticari taksi plaka karaborsacıların imtiyazı değildir de nedir? Bunlar Türkiye'de çalışma hürriyetini çeşitli yollarla ele geçirmiş, bu çalışma hürriyetini aylık 8-10 bin liraya kiraya vererek haksız kazanç ve vergi kaçağına sebep olmaktadırlar. Bu karaborsacılar (Ticari taksi plakalarını ellerinde bulunduran çok az sayıdaki kişiler) kanun koyucu , huzur ve güveni sağlamakla görevli polisi kullanarak haksız çıkarlarını korurlarken, diğer yanda masum vatandaşı hırsız yerine koydurarak ya da masumane şekilde yukarıda anlattığım durumları yaşatarak taciz edilmesine sebep olmaktadırlar.Bu işlerle ilgili gerekli tetkikatlar yapılarak bu işlerde suçlu ve kusuru bulunanlar hakında gerekli işlemlerin yapılmasını , saygılarımla arz ve talep ederim."
İsim : ÜD
İmza, adres ve tlf no.