Kocaoğlu'na Balyoz şoku!

İzmir'de İşçi Partililerin önderliğinde düzenlenen, Balyoz davasına yönelik tepkilerin dile getirildiği eyleme katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ummadığı bir tepki gördü.

Bir eylemcinin, “Diyarbakır’a gittiniz, neden tutuklu askerlere gitmediniz?” diye konuşmasına sinirlenen Başkan Kocaoğlu, “Komutanları da ziyaret etmek istedim, kabul etmediler, izin vermediler. Mektup yazdım, bir kısmı almış, bir kısmı da almamış. Ben ne yapayım? Diyarbakır’a, Türkiye’de barışı, 76 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı sağlar diye gittim. Bu provokasyonlarla, ufak hesaplarla gücümüzü, kendimizi böleriz” diye sert çıktı.

Kocaoğlu, eylemcilerle öğrenci andını okuduktan sonra yürüyüşe katılmadı. Saat 13.00 sıralarında, Vardiya Bizde Platformu, Cumhuriyet İçin Güçbirliği, Tüm Gençlik Birliği, Mustafa Balbay’a Özgürlük Girişimi ve bazı siyasi partilerle sivil toplum kuruluşlarının üyeleri, Konak’taki YKM Binası önünde toplandı.

Yaklaşık 200 kişi, 9 Ekim’de, Yargıtay’ın Balyoz davasıyla ilgili kararında adalet beklediklerini dile getirdi. Ellerinde beyaz balonlar ile cezaevindeki komutanların fotoğraflarını taşıyan gruba, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, eşi Türkegül Kocaoğlu, CHP İzmir Milletvekilleri Mustafa Moroğlu, Alaattin Yüksel ve Birgül Ayman Güler de katılıp destek verdi.

Protestoda bulunan grup adına açıklama yapan Emekli Deniz Albay Bülent Telli, “Yargıtay kararı, 9 Ekim’de açıklanacaktır. Gelinen süreçte, tüm zorlaştırılan esaret koşullarına rağmen dimdik ayakta durmayı başarabilen bu seçkin vatansever askerlerimiz, sessiz çığlıklarını, önce yakınları, sonra silah arkadaşları ve tüm halkımızla birlikte kamuoyuna duyurmayı başarmışlardır. Sonuçta haklı çıkacağımızı biliyoruz. Beklentimiz sadece yargı sürecinde adil yargılanma hakkının, uluslararası hukuk ve insan hakları evrensel beyannamesiyle güvence altına alınmış insan haklarının iadesidir. Verilecek olan bu kararların, dava süreçleri, amaçlanan itibarsızlaştırma ve tasfiye operasyonlarıyla birbirine benzerlik arz eden diğer davalara da emsal olabileceği kamuoyu tarafından düşünülmeye başlamıştır. Hukuksuzluklara ve haksızlıklara her zaman demokratik haklarını kullanarak karşı çıkan İzmir halkının desteği, her zaman vatansever askerlerimizin arkasında olmuştur ve olmaya da devam edeceğinden şüphemiz yoktur” dedi.

Milletvekili Alaattin Yüksel de, bu davalarla vicdanların kanadığını, asıl yargılananın bağımsız, laik Türkiye Cumhuriyeti olduğunu, cezaevindeki askerlerin bedel ödediğini bu bedeli de gururla ödediklerini dile getirdi.

EYLEMCİDEN ŞOK TEPKİ

Yüksel’in ardından söz alan Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu ise, “Sorun sadece Balyoz sorunu, Ergenekon sorunu değil. Türkiye’nin her tarafında her yerde adalet yok oldu, yok oluyor. Daha bunların hiçbirisi yokken, 25 Kasım 2011’de, Büyükşehir Belediyesi’ne yapılan operasyondan sonra Torbalı’da bir konuşma yapmıştım. Adaleti herkes için isteyerek bağırmıştım. Bugün buraya geldik. Ben şu anda Balyoz davasında tutuklu bulunan ve İzmir’de görev komutanlarımızı 9.5 sene içinde tanıdım. Çeşitli etkinliklerde birlikte olduk. Hepsini en iyi tanıyan kardeşinizim” dedi.

Bu sırada eylemcilerden biri, Başkan Kocaoğlu’na, “Diyarbakır’a gittiniz, neden tutuklu askerlere gitmediniz” dedi.

Sinirlenen Kocaoğlu ise şu karşılığı verdi:

“Gitmek için müracaat ettim, kabul etmediler. Araya avukatları soktum. Mektup yazdım bir kısmı almış, bir kısmı almamış. Niye soruyu sordunuz onu bilemiyorum. Diyarbakır’a niye gittiğimi defalarca anlattım. Diyarbakır’da, Türkiye’de barışı ABD, İsrail sağlayamaz. Türkiye’de barışı AKP iktidarı sağlayamaz. Türkiye’de barışı, kardeşliği 76 milyon Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı sağlar diye gittim. Onun için gittim. Bunu yanlış anlayanlar, provoke edenler, inandığım ülkeye, barış, kardeşliğin gelmesi için Türkiye Cumhuriyeti’nin bölünmemesi için İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Başkanına düşen görevi yapıyorum. Nereden geldiğim, 9.5 yıldır ne yaptığım İzmirliler tarafından bilinmektedir.

Araya avukat koydum görüşmek için ama kabul etmedilerse ben ne yapacağım. Bu konuda ben komutanlarımızın suçsuz olduğuna inandığım için buraya geldim ve destek vermek istedim. Başka bir derdim, talebim yoktur. Bu proje adaletin, ordunun, polisin ele geçirilmesi Türkiye’nin başka bir yöne evrilmesi meselesidir.

Türkiye’nin 100’üncü yılında 2023’de Türkiye Cumhuriyeti’nin başka bir yöne evrilmesi meselesidir. Hepimiz biliyoruz ki, cezaevindeki komutanlarımızın, milletvekillerinin, gazatecilerin bu ülkeye hiçbir kötülüğü, zararı olmamıştır. Tam tersi vatansever insanlardır. Bu oyun bozulmak zorundadır. Ülkenin başka yöne evrilmesi, Atatürk Cumhuriyeti’nin başka yönlere doğru çekilmesine hep birlikte Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak karşı koymak zorundayız. Biz bunun neferi olarak çalışıyoruz. Neferi olarak başkanlık yapıyoruz. Onun için böyle provakasyonlarla ufak hesaplarla ne yapıldığı niye yapıldığı belli olmayan suçlamalarla sadece gücümüzü böleriz. Onların gücümüzü bölmek, parçalayıp yönetmek için uyguladığı taktiğin sadece ve sadece aracı oluruz. Buna dikkat edelim. En doğru bildiğim yolda, Türkiye’nin payidar kalması, demokrasisi, Cumhuriyetinin gelişmesi için elimden gelen desteği veriyorum. Provakasyona gelmeyip birbirimize kenetlenerek 76 milyonun menfaati hepimizdedir.”

Bu arada, başka bir eylemcinin öğrencinin andının kaldırılmasına yönelik bağırışına Başkan Kocaoğlu, “Andımızın kaldırılmasını ben mi istiyorum” dedi. Konuşmanın ardından hep birlikte öğrenci andı okundu, Başkan Kocaoğlu da buna eşlik etti.

Grup daha sonra Cumhuriyet Meydanı’na yürüyerek protestolarına son verdi. Önce yürüyüşe Büyükşehir Belediyesi Binası önüne kadar eşlik edeceği belirtilen Başkan Kocaoğlu ise, yaşanan olayların ardından yürüyüşe katılmadı, milletvekilleriyle çay bahçesinde çay içip sohbet etti.