Arınç'ın sözleri İzmir'i tatmin etmedi

Hükümetin dershaneleri kapatmayı düşündüğünü açıklaması sektörde sıkıntı yarattı. Ege Dershaneler Platformu Sözcüsü İsmail Nalbant, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın dershanelerin kapatılması konusunun yeniden değerlendirileceği yönündeki açıklamasının, “Zaman kazanmak için yapılmış bir hareket” olduğunu söyledi.

Ege Dershaneler Platformu, 30 dershane yöneticisiyle birlikte Hilton Oteli’nde toplantı yaparak, dershanelerin kapatılmasını değerlendirdi. Platform Sözcüsü İsmail Nalbant, Hükümet’in dershanelerin kapatılmasıyla ilgili çalışmalarını üzüntü ve hayretle karşıladıklarını belirterek, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın dershanelerin kapatılması konusunun yeniden değerlendirileceği yönündeki açıklamasının ise “Zaman kazanmak için yapılmış bir hareket” olduğunu kaydetti.

Kamuoyunda dershanelere ihtiyaç duyulmadığı, dershanelerin darphane gibi çalıştığı yönünde haberler yapılarak itibarsızlaştırma yoluna gidildiğini hatta 'kanserli hücre' benzetmelerinin bile yapıldığını belirten Nalbant, şöyle konuştu:

“Biz okullara alternatif değiliz. Eğitimde var olan bir boşluğu dolduruyoruz. Bir problemin nedeni değil var olan ciddi bir ihtiyacın sonucudur. En çok üniversiteli istihdamını yapan sektör dershaneler. 100 bin öğretmen görev yapıyor. Hükümet’in bu öğretmenleri 'KPSS aramadan atayacağız' açıklaması inandırıcı değil. Rant için ortaya çıkmış kurumlar değiliz. Amaç ticaret olsaydı başka işler yapardık. Dershanede bir fabrikatörün çocuğu ile asgari ücretli bir ailenin çocuğu yan yana oturuyor.

Dershaneler, sosyal farklılıkları ortadan kaldırıyor, fırsat eşitliği yaratıyor. Dershanelerin ücretlerinin yılda 16 bin lira olduğu söyleniyor. Oysa dershanelerin ücreti yılda 2 bin lira. Japonya’da öğrencilerin neredeyse tamamı üniversitelere giriyor, yüzde 90’ı dershaneye gidiyor. Çünkü iyinin daha iyisi var. Boğaziçi Üniversitesi ile Celal Bayar Üniversitesi’nin eğitimimin aynı olduğu söylenemez. Eğer Hükümet, dershaneleri kapatma kararı alırsa demokratik bir ülkede yaşamanın farklılıklarını kullanacağız. Başbakan ve Milli Eğitim Bakanı’nın sesimize kulak vermesini istiyoruz.”