Davutoğlu: Bu Açıkça TC'ye Savaş İlanıdır

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Kütahya'da yaptığı konuşmada "Bu ülkenin Başbakanının, Dışişleri Bakanının, bakanlarının, MİT Müsteşarının telefonunu dinleyenler duysun. Bu milletin istikbalini kimseye çiğnetmeyeceğiz" dedi.

Kütahya'ya seçim çalışması için gelen Ahmet Davutoğlu, Cumhuriyet Caddesi'ndeki Ak Parti seçim bürosu önünde toplanan partililere hitap etti. Suriye'ye ile ilgili makamında yapılan ses kayıtlarının bugün internete düşmesine sert tepki gösteren Bakan Davutoğlu, şunları söyledi: "Bu ülkenin Başbakanının, Dışişleri Bakanının, bakanlarının, MİT Müsteşarının telefonunu dinleyenler duysun. Bu milletin istikbalini kimseye çiğnetmeyiz. Kuvayımilliye ruhu budur. Kuvayımilliye ruhu nutuk atmak değildir. Kuvayımilliye ruhu bu milleti namerde muhtaç etmemek demektir. IMF ile borç defterini kapattık. Vatandaşlara özgürlüklerini en geniş anlamda kazandırdık. Ondan şantajlar, komplolar, tehditler, dinlemeler her türlü fitne fesat devreye sokulmaya çalışıldı."

 Türkiye'nin 2013 yılında IMF ile olan borç defterini ebediyen kapattığını söyleyen Ahmet Davutoğlu, onun için komplolar, şantajlar yapıldığını ileri sürdü. Davutoğlu şunları söyledi: "Çünkü borçlu olan Türkiye'yi perde gerisinde idare etmek kolay. Borcu olmayan, onurlu bir Türkiye'yi sadece millet, sadece milletin seçtikleri idare edebilir. Allah bir daha bu ülkenin başına '70 sente, 70 milyona, 700 milyona muhtacız' diyecek aciz başbakanlar getirmesin. Aksine bu milletten aldığı güçle IMF defterini kapatan başbakanımız gibi, ondan sonraki başbakanlar da onurla, başı dik bir şekilde dünya lideri olarak dolaşsınlar. Sadece Türkiye'nin lideri olarak değil."

SAVAŞ İLANI

Davutoğlu'nun Kütahya'daki basın toplantısında yaptığı konuşmada ise şöyle:

. Türkiye Cumhuriyeti devleti ve aziz milletimize yönelik olarak bir saldırı gerçekleşmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve milletine savaş ilanıdır. Bunu bu şekilde ortaya koymak bir zarurettir. Çünkü söz konusu eğer ülkenin istikbali ise aziz milletimizin bekası ise bu konuda tedbir almak hükümetimizin, devletimizin bütün birimlerinin bir görevidir. 
Bir ülkenin sınırlarının ihlal edilmesi (uçak olayında gördüğümüz gibi) nasıl bir ülke için güvenlik tehdidi ise ve tedbir alınmasını gerektiriyor ise aynı şekilde MGK’ndan aldığı yetkilerle ve Başbakan’ımızdan almış olduğu talimatlarla kurulmuş olan bir kriz masası yönetimi ki içinde devlet en üst yetkilileri vardır. Benim başkanlığımızda, MİT Müsteşarımızın, Dışişleri Müsteşarımızın, Genel Kurmay İkinci Başkanı’mızın ki o anda ilgili birimlerimizin bütün temsilcileriyle birlikte bu toplantı sonrasında da Süleyman Şah Türbesi’ne dönük olarak alınabilecek askeri tedbirler, güvenlik tedbirler ele alınmıştır. Şimdi bu saldırıyı gerçekleştirenlerin hedefi açıktır. 
Bu saldırıyı gerçekleştirenler Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni zaaf içinde gösterme çabası içerisindedirler. Bu saldırıyı gerçekleştirenler açık bir şekilde bir vatan toprağı olan Süleyman Şah Türbesi’nin korunmasına dönük çalışmalarımıza sekte vurmak istemektedirler ve hatta oradaki askerimizin güvenliği ile ilgili ciddi bir tehdit oluşturmuş bulunmaktadırlar. Türkiye Devleti güçlü bir devlettir. Geleneği vardır, kurumları vardır ve kendisine dönük her türlü saldırıya gerekli cevabı verir. Kimse Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin geleceğiyle, istikbaliyle, istiklaliyle ve aziz milletimizin huzuruyla oynama cüretine yönelmemelidir. Bu konuda kamuoyumuzun olayı sûkunetle ve bilinçle, şuurla değerlendirmesini bekliyoruz. Hiç kimse tereddüt içinde olmasın ki bu saldırıyı gerçekleştirenler en açık ve net tavrı göreceklerdir. 
Bu tür çabalar akamate uğratılacaktır. Devletimizin ve milletimizin bekası anlamında bütün kurumlarımız gerekli her türlü tedbiri alacaktır. Milletimize ve bütün vatandaşlarımıza (hangi siyasi görüşten olursa olsun) şunu ifade etmek isteriz ki: Bu ülkenin itibari hepimizin itibarıdır. Bu ülkenin güvenliği hepimizin güvenliğidir. 

"Türkiye Cumhuriyeti devleti ve aziz milletimize yönelik olarak bir saldırı gerçekleşmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve milletine savaş ilanıdır. Bunu bu şekilde ortaya koymak bir zarurettir. Çünkü söz konusu eğer ülkenin istikbali ise aziz milletimizin bekası ise bu konuda tedbir almak hükümetimizin, devletimizin bütün birimlerinin bir görevidir. 
Bir ülkenin sınırlarının ihlal edilmesi (uçak olayında gördüğümüz gibi) nasıl bir ülke için güvenlik tehdidi ise ve tedbir alınmasını gerektiriyor ise aynı şekilde MGK’ndan aldığı yetkilerle ve Başbakan’ımızdan almış olduğu talimatlarla kurulmuş olan bir kriz masası yönetimi ki içinde devlet en üst yetkilileri vardır. Benim başkanlığımızda, MİT Müsteşarımızın, Dışişleri Müsteşarımızın, Genel Kurmay İkinci Başkanı’mızın ki o anda ilgili birimlerimizin bütün temsilcileriyle birlikte bu toplantı sonrasında da Süleyman Şah Türbesi’ne dönük olarak alınabilecek askeri tedbirler, güvenlik tedbirler ele alınmıştır. Şimdi bu saldırıyı gerçekleştirenlerin hedefi açıktır. 
Bu saldırıyı gerçekleştirenler Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni zaaf içinde gösterme çabası içerisindedirler. Bu saldırıyı gerçekleştirenler açık bir şekilde bir vatan toprağı olan Süleyman Şah Türbesi’nin korunmasına dönük çalışmalarımıza sekte vurmak istemektedirler ve hatta oradaki askerimizin güvenliği ile ilgili ciddi bir tehdit oluşturmuş bulunmaktadırlar. Türkiye Devleti güçlü bir devlettir. Geleneği vardır, kurumları vardır ve kendisine dönük her türlü saldırıya gerekli cevabı verir. Kimse Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin geleceğiyle, istikbaliyle, istiklaliyle ve aziz milletimizin huzuruyla oynama cüretine yönelmemelidir. Bu konuda kamuoyumuzun olayı sûkunetle ve bilinçle, şuurla değerlendirmesini bekliyoruz. Hiç kimse tereddüt içinde olmasın ki bu saldırıyı gerçekleştirenler en açık ve net tavrı göreceklerdir. 
Bu tür çabalar akamate uğratılacaktır. Devletimizin ve milletimizin bekası anlamında bütün kurumlarımız gerekli her türlü tedbiri alacaktır. Milletimize ve bütün vatandaşlarımıza (hangi siyasi görüşten olursa olsun) şunu ifade etmek isteriz ki: Bu ülkenin itibari hepimizin itibarıdır. Bu ülkenin güvenliği hepimizin güvenliğidir. "