Polis kurşunuyla ölen gencin ailesinden tepki

Aydın'da asker firarisi 21 yaşındaki Mahir Zorbey Demirkaya’nın ölümüne neden olduğu iddiasıyla 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan polis memuru M.S. davasında, duruşmaya geçici olarak çıkan savcının mütalanın değişme ihtimali olduğunu açıklaması, tepki çekti.

Polisin Demirkaya’yı vurduğu görüntüleri basına dağıtan ailesi ve avukatı, “Yeni savcının kararı bizi endişelendirdi. Savcılık makamında devamlılık esastır. Yeni delil yok. Ceza hafifletilmek isteniyor” dedi.

Tunceli’deki birliğinde vatani görevini yaparken izinli geldiği Aydın’da kız arkadaşının ailesinin şikayetiyle 4 Mart 2012’de gözaltına alınan ve izin sonrası birliğini dönmediği için asker kaçağı olduğu ortaya çıkan Mahir Zorbey Demirkaya, Adliyeye sevkedildi. Nöbetçi Mahkeme tarafından tutuklanan Demirkaya, cezaevine götürüldüğü sırada kaçtı. Demirkaya, kendisini takip eden polis memuru M.S.’nin tabancasından çıktığı belirlenen kurşunla başından vurularak yaşamını yitirdi. Tutuklanan polis M.S., hakkında 'Olası kast ile adam öldürmek' suçundan 25 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. M.S., geçen yıl Mayıs ayında 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere tahliye oldu.

1'inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün yapılan son duruşmada davanın savcısı olan Ragıp Ali Metin raporlu olduğu için yerine Ömer Doğruöz görev yaptı. Dava savcısı Metin’in daha önceki duruşmada sanığın kastın aşılması suretiyle adam öldürme suçu işlediği gerekçesiyle 20 yıldan 25 yıla kadar hapsini istemesine karşın, geçici Savcı Doğruöz dosyaya vakıf olmaması, görüntü kayıtlarını tam olarak inceleyemediği, eylemin bilinçli taksir ve olası kast arasında değişme ihtimali nedeniyle mütalaanın değişme ihtimali olduğu gerekçesiyle davanın ertelenmesini istedi. Dava 4 Haziran’a ertenledi.

KARDEŞİ GÖRÜNTÜLERİ GÖSTERDİ

Bu karar üzerine Demirkaya’nın avukatı Mehmet Bülent Tokçuoğlu, kardeşi Ulaş Demirkaya ve dayısı İskender Avcı İzmir Gazeteciler Cemiyeti Lokalinde basın toplantısı düzenledi. Ulaş Demirkaya, basın mensuplarına kardeşinin vurulma anının güvenlik kamerası videosunu gösterdi. Gazetecilere de dağıtılan videodaki görünteleri anlatan Demirkaya, “Görüntülerde kardeşim kaçarken polis memurunun yere düştüğü görülüyor. Polis düştükten sonra kardeşim kaçmaya devam ediyor. Dört saniye sonra vuruluyor. Polis düştüğü anda silahın patladığını öne sürdü. Bu görüntüler bunun doğru olmadığını açıkça ortaya koyuyor” dedi.

ADLİ TIP RAPORU VAR

Avukat Bülent Tokçuoğlu ise “Sendeleyip vurdum” diyen sanık polisin 34 gün tutuklu kaldıktan sonra tahliye olduğunu ancak Adli Tıp Kurumu raporunda düşme sırasında kontrolsüz olarak silahın kendiliğinden ateş almasını mümkün olmadığının belirtildiğine dikkat çekerek, “Adli Tıp o kurşunun sendelerken gelmediğini söyledi” dedi. Tokçuoğlu, dava savcısının mütaalasında sanık polisin kastın aşılması suretiyle adam öldürme suçu işlemesi nedeniyle TCK 81/1 maddesi gereği önce müebbet hapis cezası, daha sonra da TCK 21/2 gereği 20/ yıldan 25 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanmasını istediğini belirtti.

YENİ BİR DELİL YOK

Son duruşmada geçici Savcı Doğruöz’ün mütaalanının değişebilme olasılığından sözetmesinin kendilerini çok şaşırttığını belirten Avukat Tokçuoğlu, “Davaya müdahil taraf olarak katılan ve ölen kişinin ailesi, avukatları olarak endişelendik. Zira savcılık makamında devamlılık esastır. Her savcı kendi adına başka bir mütalaa vererek gidişatı, delilleri değiştirme hakkına sahip değildir. Başka savcının geçici olarak duruşmaya çıkışı ile mütalaanın da değişme ihtimali anlaşılabilir gibi değildir. Son mütalaadan sonra elde edilen ve dosyaya giren yeni bir delil yoktur” dedi.

“SUÇ HAFİFLETİLMEK İSTENİYOR”

Savcı’nın suç vasfının “bilinçli taksir ve olası kast arasında değişme ihtimali” ile mütaalanın da değişme ihtimalinden söz etmesiyle duruşmanın ertelenmesini istediğine de dikkat çeken Avukat Tokçuoğlu, yeni bir mütaalayla cezanın düşebilme ihtimali olasılığına dikkat çekti. Tokçuoğlu “Eğer yeni savcı yeni bir mütalaa verir ve suç bilinçli taksir olarak nitelenirse TCK 85/1 taksirle adam öldürme (2 yıl ile 6 yıl arası ceza) uygulanıp, ardından bilinçli taksirle bu suç işlenmiş kabul edilerek verilecek ceza TCK 22/3 gördermesi ile 1/3/den 1/2’şe kadar arttırımla hafifletilmek isteniyor” dedi. Avukat Tokçuğlu 2007 yılında değiştirilen Polis Vazife Selahiyet Kanunu’yla polise silah kullanma hakkı veren, polise 'vur' diyen, aynı zamanda da silahını kullanan polisi koruyan sistemin bugüne kadar 130 insan hayatına malolduğunu söyledi. Polislerin ise cezasızlık ve koruma ile ödüllendirildiğini iddia eden Tokçuoğlu “Hayatını kaybedenlerin aileleri ise haklarını aradığı için baskılarla karşılaşıyor. Yine polisleri kurtaran anlayışla karşılaşırsak bağımsız bir yargıdan nasıl sözedebiliriz. Bağımsız yargı nerede kuşkusu uyandırılmaz mı? Biz adalet istiyoruz. Sanık polisin en ağır ceza ile cezalandırılmasını istiyoruz” dedi.