Gözaltılar 29'a yükseldi

İzmir’de, İstanbul Taksim Gezi Parkı eylemlerine destek vermek amacıyla düzenlenen gösterilerle ilgili 'Sosyal medya üzerinden halkı isyana teşvik ettikleri ve propaganda yaptıkları' iddiasıyla polis tarafından gözaltına alınanların sayısı 29’e yükseldi.

Yaşları 20-25 arasında değişen 29 kişinin aileleri de Yeşilyurt’taki Emniyet Müdürlüğü önüne gelip duruma tepki gösterdi, gözaltıların haksız yere yapıldığını savundu. Bu arada 10 kişinin daha arandığı belirtildi. İzmir Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube ekipleri, İstanbul Taksim Gezi Parkı eylemlerine destek vermek amacıyla İzmir’de düzenlenen gösterilerle ilgili sosyal medya üzerinden paylaşım yapan bazı kişilerin evlerine dün akşam baskın düzenledi.

Polis, 'Halkı galeyana getirici, provakatif paylaşımlarla, olayların büyümesine sebep olma, kamu düzenini bozma, halkı kışkırtma, yalan haberlerle halkı suça tahrik etme' suçlamalarıyla 20- 25 yaşlarındaki 29 kişiyi gözaltına aldı. Şüpheliler, ifadelerinin alınması için, Yeşilyurt Semti’ndeki Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’ne götürüldü. Söz konusu suça karıştıkları ifade edilen 10 kişinin daha arandığı bildirildi.

AİLELER DURUMA TEPKİ GÖSTERDİ

Gözaltı olayları üzerine aileler çocuklarının götürüldüğü Emniyet binasının önünde toplandı. Çocuklarının haksız yere gözaltına alındığını savunan ailelerden bir bölümü, hiç bir sosyal paylaşım sitesinde hesapları olmadığını belirtti. Gözaltına alınan İ.Ç.’nin babası Zafer Ç., "Dün akşam evimize 4-5 polis gelmiş. Ben Kuşadası’nda yaşıyorum, kızım da akrabalarımızın yanında İzmir’de kalıyor. Polisler, kızımın Twitter’de paylaştıklarıyla ilgili emniyete götürüleceğini söylemiş. Bu nasıl iş anlamıyorum. Zaten bu paylaşımları herkes yapmıştı. O zaman herkes suçlu herkesi gözaltına alsınlar" dedi. Kızı E.Ö. gözaltına alınan Dilek Ö., kızının eylemlere katılmadığını, kendilerine eziyet edildiğini savundu.

SOSYAL PAYLAŞIM SİTESİNDE HESABI YOK İDDİASI

Bazı aileler, çocuklarının sosyal paylaşım sitelerinde hesaplarının bile olmadığını iddia etti. Aileler, 'suç' olarak kabul edilen mesajların Türkiye’de bir çok kişi tarafından paylaşıldığını, bu doğrultuda paylaşan herkesin gözaltına alınması gerektiğini savundu. Bu arada, gözaltında tutulan kişilerden bazıları sağlık kontrolü için hastaneye götürüldü.

ENGİN: SERBEST BIRAKILACAKLAR

CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin dün olduğu gibi bugün de ailelerin yanına gelip destek verdi. Engin, dün akşam da burada olduklarını ifade ederken,"Aileler tedirgin. Niye sadece bu kişiler için savcılık kararı verildi? Bu tutarsız bir durum. Gözaltındakiler, ifadeleri alındıktan sonra adliyeye sevk edilmeden serbest bırakılacak. Aileler bu muameleyi hak etmiyor. Eğer bir suç işlendiyse bu suçu hepimiz işledik. Bu haksızlık ve hukuksuzluk. Bu durumu, İzmir Emniyeti’nin basiretsizliğini, becereksizliğini örtmesi olarak görüyorum. İzmir halkından özür dilenmesini bekliyoruz. Arkadaşlarımızın biran önce evlelerine dönmesini istiyoruz” diye konuştu.

İŞTE O TWETLER

Eylemlere destek vermek amacıyla paylaşılan mesajlardan yola çıkılarak gözaltına alınanların kişisel sayfalarından gönderdikleri mesajlardan bazıları şöyle; "Direniş için kullanılabilecek Wi-Fi şifreleri”, “19.30’da Gündoğdu Meydanı’nda buluşuyoruz”, “Lozan Meydanı ve Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde polis var, gitmeyin”, “Gündoğdu Meydanı’na biber gazı atıldı, buraya gelmeyin”, “Tomalar gidiyor gaz sıkıyor, sopayla vuruyorlar." Gözaltına alınan, eylemlerde yaralananların ulaşması için gönüllü doktorların, gözaltına alınanlar için de gönüllü avukatların cep telefonu numalarını paylaştıkları belirtildi.

TABİP ODASI’NDAN TEPKİ

İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu da yaptığı açıklamada, sosyal medya gözaltılarını kınadı. Açıklamada, şöyle denildi: "Bir haftadır demokratik tepki hakkını kullanan yurttaşlarımız hemen her gün farklı yöntemler kullanılarak yıldırılmaya çalışılmaktadır. Öğrendiğimize göre sosyal medya iletişimi gerekçe gösterilerek 20'yi aşkın yurttaşımız göz altına alınmış bulunmaktadır. Göz altına alınanlardan birisinin Dokuz Eylül Tıp Fakültesi öğrencisi olduğunu öğrenmiş bulunuyoruz. Attığı bir tweet nedeniyle kalmakta olduğu İnciraltı yurdundan emniyete götürülmüş olan genç hekim adayının savcılığa sevk edilmesinin beklendiği bilgisini almış durumdayız. Halk hareketinin yükselmekte olduğu ve her geçen gün yerleşikleşme eğilimi gösterdiği bugünlerde tıp öğrencisi kardeşimizin başına geleni yakından izlemekte olduğumuzu kamuoyuna duyuruyoruz. Ayrıca, iletişim özgürlüğünü kısıtlama girişimi olarak algıladığımız bu durumu kınıyor, bu gerekçeyle göz altına alınmış olan tüm yurttaşlarımızın bir an önce özgürlüklerine kavuşması için gereğinin yapılmasını duyarlılıkla bekliyoruz."