Müslüman çocuklara tacize tepkiler büyüyor

  Belçika’nın Anvers şehrinde, ağırlıklı olarak Müslüman ailelerin çocuklarının gittiği De Pinguin ve Blokkendoos okullarında görev yapan 23 yaşındaki bayan öğretmenin, erkek çocuklara cinsel tacizde bulunmasına yönelik tepkiler büyüyor.

  Bugün, sözkonusu okullarda çocuğu olan pek çok aile Anvers’teki bir kültür merkezi binası önünde, mağdur ailelere belediye, savcılık ve polis tarafından verilecek brifing için toplandılar. Faslı bir ailenin iddiaları ve şikayeti üzerine Pazartesi gübü başlayan olayın büyümesi ancak buna rağmen konunun Belçika medyasında yeterince yer almaması da ülke çapında tepkilere neden olmaya başladı. Taciz edilen çocukların hepsinin anaokul birinci sınıfta oldukları ve hepsinin erkek oldukları şimdilik kesinleşen bilgiler. Bununla birlikte veliler aralarında Türk asıllı çocukların da olduğu ileri sürülüyor. Veliler ve onlara destek olmaya gelenler ise okul yönetimi ve polisten bir an önce konuyla ilgili açıklama duymak ve gereken adımların atılmasını istiyor.

"ÖRTBAS EDİLİYOR"

  İHA’ya konuşan Sibel Aydemir, "3-4 yaşında çocuklar tacize uğramış, öğretmen yapmış ama hiçbir açıklama yapılmıyor, örtbas ediliyor. Polisler sadece bekleyin diyorlar. Burada konu yabancı bir öğretmen olsaydı çoktan olaylar başka boyutlara varmıştı ama çocuklar müslüman, öğretmen Belçikalı olunca örtbas etmeye çalışıyorlar. Doğru dürüst açıklama yapmıyorlar. Konu basit değil. Madem biz birşey yapmadık diyorlar çıksınlar açıklasınlar. ’O gün ambulans gelmiş çocuğun birinin kanaması durmamış’ diyenler var şimdi de ’öğretmen bayıldı onu götürdüler’ diyorlar.

  Yani neyin ne olduğunu açıklamıyorlar. Ben konsoloslardan avukatlardan herkesten yardım etmelerini istiyorum. Burada toplananlar çok az, sesimizi duyurmalıyız" şeklinde konuştu. İsmini vermek istemeyen bir diğer veli ise öğretmen hakkında öprendiklerini paylaşarak 23 yaşında olduğunu ilk öğretmenlik tecrübesi olduğunu ve başka bir okuldan kovulup bu okula geldiği bilgisinin doğru olmadığını paylaştı ve mesele açıklığa kavuşmadığı sürece çocuklarla birlikte öğretmenlerin de mağdur kalacağını ve üzüntü yaşayacağını belirtti. Bölgede yaşayan ve mağdur velilere destek için gelmiş olan Ayşe Saygılı, durumun örtbas edilecek bir şey olmadığını ve herkesin destek için gelmesi gerektiğini ifade etti.

"AÇIKLAMA BEKLİYORUZ"

  Veli Ahizer Karaer ise, çocukları bir gün dahi okula gitmese okul yönetiminin ailelere bunun hesabını sorduğunu ve mutlaka doktor kağıdı veya mazeret dilekçesi görmek istediklerini ancak kendilerinin bir sorun ortaya çıktığı zaman gerekli bilgiyi vermekte ve açıklama yapmakta acele etmediklerini anlatarak "İki tane çocuğum var bu okulda değil ama başka okulda. Ben de burada destek amacıyla bulunuyorum. Bugün bir kardeşimizin çocuğuna olan, yarın Allah korusun bizim çocuğumuza olur. Örtbas olmasın istiyoruz. Eğerki iki gün çocuğumuzu getirmememizin hesabınıı bize soruyorlarsa biz de onlardan açıklama istiyoruz" dedi.

  Taciz iddiaları olan okulda çocuğu bulunan veli Ayşegül Demirci ise yaşandığı iddia edilen şeylere inanmadığını belirterek şunları söyledi: "Pazartesi günü hiçbir şeyden haberimiz yokken okul önünde bir protesto olduğunu gördük. Faslı bir velinin iddiası çocuğunu öğretmenin taciz ettiğiydi. İlk duyduğumuzda 6-7 çocuk var dediler ama şu anda o 6-7 çocuktan hiçbiri yok sadece bir tane velinin iddiası olarak görünüyor bu. Gerçekten kafalar karıştı ama şu an için ben inanmıyorum. Yine de kızımın psikolojisi çok feci şekilde bozuldu. Bir açıklama istiyoruz. Çocukları paldır küldür okuldan çıkardılar polisler falan... Benim kızım iki gündür uyuyamıyor.

  Sadece beklentimiz bir açıklamadır. Benim kanım gerçekte böyle bir şeyin yaşanmamış olduğu şu an için. Kızım öğretmeni tanıdığını söylüyor ve o sınıftaki çocuklarının velilerinden de duyduğum bu öğretmenin öyle birşey yapmayacağı, iyi bir öğretmen olduğu yönünde." Arap, Fas ve Türk asıllı veliler bir süre binanın dışında ’Öğretmen nerede?’ ve ’Açıklama istiyoruz’ diye slogan attı ve tekbir getirdi. Bu sırada belediye ve savcılık yetkilileri içeride basın toplantısı düzenleyerek durum hakkında gazetecileri bilgilendirdi ve soruları yanıtladı.

"EĞER DOĞRUYSA.."

  Anvers Belediyesi EğitimdEn Sorumlu Başkan Claude Marinower, okul idaresi ile görüştüğünü ifade ederek, "Konuşulan şeyler ne kendileri açısından ne de çocuklar açısından kabul edilebilir şeyler değil. Bu olayı çok ciddi şekilde ele alıyoruz ve sonuna kadar gideceğiz" dedi. Marinower, "Şayet iddialar doğruysa gereği en sert şekilde yapılacak ve en ağır şekilde yargılanacaktır. Velilerden öğretmenlere ve okul yönetimine yönelik tehditler geldiğini duyuyoruz. Hukuk devletinde bu tip şeylerin yeri yoktur. Aileler sürecin işlemesini beklemeli ve sağduyulu olmalıdır.

 Yaşanan olaylar nedeniyle yaz tatilini erkene alarak bir hafta öncesinden okulun tatil edilmesine karar verdik. Mümkün olduğunca şeffaf bir süreç işletmeye çalışıyor ve ailelerle görüşüyoruz. Basına açıklamadan sonra ailelerle de konuşacağız. Sosyal herhangi bir çatışma yaşanmasına da kesinlikle müsaade etmeyeceğiz" değerlendirmesinde bulundu. Savcılık sözcüsü Stephanie Chome ise kendilerine şimdiye kadar iki resmi şikayet geldiğini ve olayı detaylarıyla incelediklerini belirterek meseleyi objektif şekilde ele aldıklarını aktardı. "Biz de tüm tarafları sakin olmaya davet ediyoruz" diyen Chome ilk etapta iddiaların gerçek olduğuna dair henüz somut bulgular elde edemediklerini açıkladı. İki hafta önce olduğu belirtilen olaylarda neden bu kadar süredir bir açıklama yapılmadığına ilişkin soruya ise yetkililer iddiaların ciddi ve sonuçlarının geri dönülemez olması sebebiyle belli kişilerle görüşmeden kimsenin üzerinde yok yere leke kalmaması için herhangi bir adımm atmak istemediklerini dile getirdiler. Yetkililer şu aşamada daha fazla detay bilgi paylaşmayı doğru bulmadıklarını da sözlerine eklediler.