Türk lirasının aşırı değerlenmesi..

   Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, İstanbul’da Lüksemburg ve Belçikalı CEO’larla bir araya geldi. Bakan Çağlayan, burada gazetecilerin ekonomiyle ilgili sorularını yanıtladı. "Siz doları hangi seviyede görüyorsunuz. 2 liraya çıkması durumunda bir risk söz konusu mu şeklindeki" soruya Bakan Zafer Çağlayan şunları söyledi: “Ben gördüğümü söylersem spekülasyon olur. Gerek borsada gerek dövizlerde gerek faiz cephesinde dünyanın her tarafında ciddi bir hareketlilik var.

  Bu Avrupa ekonomisi için de dünya ekonomisi için de böyle. Parasal genişlemenin olup olmayacağı mesajını bütün herkes bekliyordu. Birçok ülke de politikasını buna görece belirleyecekti. Parasal genişlemenin olmaması halinde bir parasal çıkış, daralma söz konusu olabileceğinden dolayı dövizde, borsada, faiz piyasalarında bir takım oynamalar var. Türk lirasının aşırı değerlendirmesi tabii bizi mutlu etmez. Türk lirasının değerli olması bizim için son derece önemli. Ancak aşırı değerli olması bizi ithalatımızın cari açığımızın artması ve bunun yanı sıra dış ticaret açığımızda olumsuz gelişme ve sanayi üretimimiz açısında olumsuz etkiler ortaya çıkar” dedi.

"MERKEZ BANKASI GÜÇLÜ"

  “Böyle bir ortamda bu işi regüle edecek kuruluş zaten belli” diyen Bakan Çağlayan, “Merkez Bankası bunun regülasyonunudan sorumludur. Gerek faiz politikalarının belirlenmesi, gerek dövizin hükümet olarak belirlemiş olduğumuz serbest kur rejimi çerçevesinde koymuş oldukları belirli aralıklarda mücadeleyi yaparlar.

  Merkez bankası güçlü bir rezerv yapısına sahip. Sayın merkez bankası başkanı da zaman zaman sözlü, zaman zaman da fiili müdahalelerde bulunuyor. Gerekirse pazartesi günü milli araçları devreye sokarız diyorlar. Yani merkez bankasının elinde çok araç var, endişe edilecek bir şey söz konusu değil.” Bakan Çağlayan faizlerin de dünyada olan hadiseler olduğunu ve meselenin sadece ABD Merkez Bankası’nın alacağı kararlar olmadığını ifade ederek, “Bu olayda önemli bir paya sahip. Bana göre ikinci şey ise Çin’in büyüme rakamlarının azalması.

  Çin’deki büyümenin yavaşlaması, ister istemez dünya ekonomisin bir yerde farklı etkileyecektir. Türkiye şükürler olsun çok önemli ekonomik krizlerin yaşandığı dünyada sağlıklı ekonomi yapısı, bilhassa kamu borçlarının milli gelire oranı noktasında Avrupa’nın 24 ülkesinden daha güçlü bir borçlanma performansına sahip olması, bütçe açıklarının milli gelire oranı açısından AB’nin 21 üyesinden daha güçlü olması, Merkez Bankası rezervi ve devam eden ekonomik süreç Türkiye’yi bu konuda herhangi bir şekilde endişeye sevk etmediğini belirtmek istiyorum. Biz Türkiye’de bütün ilgili kuruluşlar bu konuyu takip ediyorlar" dedi.