Başbakan'dan ilk açıklama

Konya'da bulunan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ülke gündemini sarsan rüşvet ve yolsuzluk operasyonuna ilişkin gazetecilerin sorusu üzerine "Adli süreç devam ediyor, açıklama yapmam doğru olmaz" dedi.

Erdoğan, kürsüdeki konuşmasında ise ince imalarda bulunarak, "hiçbir tehdide boyun eğmeyeceğiz. Geri adım atmayacağız. Türkiye'de artık söz milletindir. Yetki milletindir. Arkasına sermayenin, medyanın gücünü alanlar bu ülkenin istikametini değiştiremezler. Türkiye'nin ayarlarını değiştiremezler. Türkiye üzerinde ameliyat yapılacak bir ülke değildir. AK Parti buna izin vermez. Kendilerine güveniyorlarsa 30 Martta seçimler var gelsinler. Türkiye kabile devleti değildir, muz cumhuriyeti değildir. Birilerinin hilesi hurdası varsa bizim Allah'ımız var. bu vatan üzerinde kimse operasyona kalkışmasın" dedi.

İşte o operasyonun detayları

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Spor ve Kongre Merkezi'ndeki toplu açılış töreninin ardından ikili görüşmeler yapacağı Dedeman Oteli'ne girişte, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Erdoğan, Ankara'da 4 askerin şehit olduğu askeri helikopterin düşmesiyle ilgili şunları söyledi:

"Böyle bir elim kaza oldu. Şu an da sebepler üzerine çalışmalar, sonuca henüz ermiş değil. Bununla ilgli çalışmaları yapıyorlar. Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanımızla görüştüm. Oradaki teknik incelemelerden sonra netice açıklanacak. Yüksek enerji hatlarıyla ilgli bir şey yok. O yanlış bir bilgiydi. Tamamen teknik. Bunların mutat bakımları var. Bu yeni bakımdan çıkmış bir helikopterdi. Bunlardan üç tane var. İkisi uçuyor, birisi maalesef düştü."

OPERASYONA YORUM YOK

Erdoğan, İstanbul merkezli düzenlenen 'ihale ve rüşvet operasyonu' ile ilgili sorular üzerine de "Bunlarla ilgil adli süreç neticelenmeden bir şey söylemem doğru olmaz" demekle yetindi.

'HAKAN ŞÜKÜR'E YAKIŞTIRAMADIM'

Erdoğan, "İstanbul Milletvekili Hakan Şükür'ün AK Parti'den istifa etmesini nasıl değerlendiriyorsunuz, bekliyor muydunuz?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:

"Böyle birşey beklediğimizi söylememem yanlış olur. Beklemem de. Çünkü böyle bir şeyi kendisine yakıştıramadım, yakıştırmıyorum. Ama biliyorsunuz her söz sahibinindir. Dolayısıyla her söz sahibini bağlar. Bu süreç içinde parti genel başkanının takındığı tavır ortadadır. Böyle bir tavrı takınmış başkana karşı bu tür yaşkıştırmaları yapmasını doğru bulmuyorum."

Gazetecilerin, "Sizin davetiniz üzerine gelmişti, ayrılması üzdü mü?" şeklindeki sorusu üzerine Erdoğan, "Şimdi niye üzüleyim? Gönül şunu arzu ederdi, bir insan bir partinin bayrağı altında seçime giriyorsa, ondan sonra o partiyle hareket eder. Ayrılıyorsa da sadece partiden ayrılmaz, eğer dürüstse o zaman parlamentodan ayrılır. Milletvekilliğinden ayrılır. Çünkü bağımsız olarak parlamentoya gelmiş birisi değil. Olması gereken şey, aslında işin ahlaki yönü bunu gerektirir. Ama tabi bu herkese nasip olan birşey değildir" diye konuştu.