Liderlerin, salı günleri grup toplantılarında, kendilerini alkışlamak üzere toplanmş partilileri önünde coşup birbirlerine verip veriştirmeleri geleneği çerçevesinde AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli her zamanki gibi birbirlerine, ''Kavgada söylenmeyecek'' sözlerle yüklendiler.
İşte grup toplantılarındaki konuşmalar:
MHP lideri Devlet Bahçeli, teröristbaşı Abdullah Öcalan yakalandığında MHP’nin hükümette olmadığını söyleyerek, “Sayın Başbakan bilmelisin ki, İmralı canisi sadece ve sadece bağımsız yargı marifetince sorgulanmış, kendisinden işlediği cinayetlerin hesabı sorulmuştur. Pazarlık başka bir şeydir; sorgulama, ifade alma, soruşturma ve kovuşturma başka bir şeydir” dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM’deki grup toplantısında bir konuşma yaparak gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kızılcahamam kampında yaptığı konuşmaya atıfta bulunan ve sorduğu sorulara cevap veren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Erdoğan’ın “1999 yılında Öcalan yakalandığında siz hangi pazarlığı yaptınız?” şeklindeki sorusuna cevap verdi.
Terörist başı Abdullah Öcalan’ın yakalandığı tarihte MHP’nin hükümet ortağı olmadığını söyleyen Bahçeli, polemik haline gelen konuyla ilgili olarak şunları söyledi: "Bizim hükümet olduğumuz yılları ağzına dolayan Başbakan, kendisini rehabilite ve teskin etmek amacıyla, iktidar yıllarımızda İmralı canisiyle görüşüldüğünü ileri sürmüştür. İmralı’da yatan canibaşı 15 Şubat 1999 tarihinde yakalanmıştır. Bir gün sonra Türkiye’ye getirilmiş ve doğruca İmralı cezaevine gönderilmiştir. Bunlar oluyorken MHP henüz TBMM’de değildir ve 56’ncı hükümet işbaşındadır. Teröristlerin yargılanmasına 31 Mayıs 1999 tarihinde başlanılmıştır. Sayın Başbakan bilmelisin ki, İmralı canisi sadece ve sadece bağımsız yargı marifetince sorgulanmış, kendisinden işlediği cinayetlerin hesabı sorulmuştur. Pazarlık başka bir şeydir; sorgulama, ifade alma, soruşturma ve kovuşturma başka bir şeydir. Nasıl bir yalana batmışsın ki, sorgulamayla pazarlığı birbirine göz göre göre karıştırıyor, bundan da çıkar umuyorsun. Sen AK Parti’ye oy vermiş vatandaşlarımı, vatansever AK Partili milletvekili arkadaşlarımı saf, bir şey bilmez, bir şeyden de anlamaz mı sanıyorsun?”
“SAYIN BAŞBAKAN SEN KİME BAĞLISIN, İMRALI’YA MI BAĞLISIN?”
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın “Genelkurmay mı size bağlıydı yoksa hükümetiniz mi Genelkurmay’a bağlıydı? MİT mi size bağlıydı, siz mi MİT’e bağlıydınız?” şeklindeki eleştirilerine de cevap verdi. Bahçeli konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sayın Başbakan acaba vereceğim cevapları idrak edebileceğin ve özümseyebileceğin bir algılama kabiliyetin var mı, doğrusunu istersen merak ediyorum. Bizim kime bağlı olduğumuzu cümle alem bilmektedir ve bu da büyük Türk milletinden başkası değildir. Bizim Türk milletinden başkasına yüz sürmemiz, vesayetini kabul etmemiz ve telkini altına girmemiz ne duyulmuş ne de görülmüş bir şeydir. Pazarlık yapa yapa senin gözün hiçbir şey görmemekte, kafan bir şeyi almamaktadır. MHP’nin direncini kırmak, itibarını zedelemek Başbakan’ın çapını ve zihin çerçevesini aşacak ve komik durumlara düşürecektir. Sayın Başbakan sen kime bağlısın? İmralı’ya mı bağlısın, Kandil’e mi bağımlısın? İcazeti kimden aldın, kimler tarafından yetkilendirildin, bu hallere nasıl düştün? Sen Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı mısın? Yoksa BOP’un kıdemli Eşbaşkanı mısın? Uyguladığın politikaların fikir babası kim ya da kimlerdir? Başbakan Erdoğan tarih olmaktansa tarih yaptıklarını iddia etmiştir. Başbakan’ın yaptıklarını söylediği tarih milletimizin yararına olmadığına göre kimlerin lehinedir? Başbakan Erdoğan hangi tarihten bahsetmektedir? Söylemeye çalıştığı İmralı canisiyle yürüttüğü pazarlık tarihi midir? PKK’yla birlikte başrol oynadığı tarih yeni Anayasa’yı da kapsamına almakta mıdır? Altı adımda teröristler nasıl aklanırın ya da üç aşamada Türkiye nasıl bölünürün tarihi mi yazılmaktadır? Başbakan Erdoğan 57’nci koalisyon hükümetiyle uğraşmayı bir kenara bırakarak bu soruların cevabını vermelidir. Bugün herkesin kalitesi, hedefi ve niyeti ortadadır. MHP’ye dil uzatmak ve yalanlarla karalamaya çalışmak Başbakan’ı kurtaramayacaktır. Beşar Esad’a bebek katili, cani ve katil diyerek yüklenen ama bir adım ötesine bu sıfatların Türk milleti tarafından verildiği teröristbaşıyla pazarlıklar yapan Başbakan Erdoğan yaptıklarının bedelini bir bir ödeyecektir. Çünkü süreç ihanetinin seli hem kendisini hem de bölücü yandaşlarını önüne katıp sürükleye sürükleye adaletin karşısına çıkaracaktır.”
BAŞBAKAN’A MERHUM ERBAKAN VE ÖZAL ÜZERİNDEN YÜKLENDİ
MHP lideri Bahçeli, Başbakan Erdoğan’a ayrıca merhum Erbakan ve merhum Turgut Özal üzerinden de yüklendi. Durduk yere bu iki ismi gündeme getirerek istismar ettiğini iddia eden Bahçeli, konuyla ilgili olarak ise şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bu arada Başbakan’ın hatırına birden bire merhum Başbakanlarımızdan Necmettin Erbakan Hocamız gelmiştir. Yaşarken sırtından vurduğu merhum Erbakan’ı bugünlerde anması, gecikmeyle de olsa yediği hakkının karşılığını vermeye çabalaması kendisi adına bir gelişmedir. Başbakan Erdoğan’ın 1993 yılı Kasım ayında yaptığı bir konuşmasında ‘benim memurum işini bilir’ demek suretiyle rüşveti, yolsuzluğu, suistimali meşrulaştırmakla suçladığı merhum Cumhurbaşkanlarımızdan Turgut Özal’ı takdir ve şükranla idrak etmesi de bir o kadar manidardır. Başbakan Erdoğan çözüm ve barış sözleriyle milletimizi kandırmaya, bu iki değerli devlet adamını kullanarak ulaşacağını zannediyorsa; yanıldığını kesinlikle görecektir. Bu siyaset anlayışının, yaşarken vefa göstermediklerini, ebediyete göçtükten sonra hatırlaması geçtir, istismardır ve tıpa tıp şark kurnazlığıdır.”
AK PARTİ GRUP TOPLANTISI
Yeni hedef olarak İstanbul’un fethinin 600. yıl dönümü olan 2053 tarihini belirlediklerini açıklayan Başbakan Erdoğan, “2053 yılında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, muhtemelen MHP’nin 140. yılında nasıl iktidara geleceğinin aritmetik hesaplarını yapıyor olacaktır” dedi.
AK Parti grup toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Anketler AK Parti’nin oy oranının yüzde 52 seviyesinde olduğunu gösteriyor” dedi. Başbakan Erdoğan, çözüm sürecinin başarıya ulaşmasıyla bu rakamın daha da artacağını savundu.
“Fatih olmasaydı İstanbul’un fethi olmazdı. Bir çağ açılıp kapatılmazdı” diyen Başbakan, “İstanbul’un fethinin 600. yıl dönümünü, yani 2053 yılını da AK Parti olarak hedeflerimiz arasına alıyor, o büyük yıl dönümü için şimdiden hazırlıklara başlıyoruz” ifadelerini kullandı.
140. YILIN ARİTMATİK HESABI
Muhalefeti eleştiren Erdoğan, “2053 yılında muhalefetin ne durumda olacağını tahmin etmek zor değil. 2053 yılında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, muhtemelen MHP’nin 140. yılında nasıl iktidara geleceğinin aritmetik hesaplarını yapıyor olacaktır…2053’te tek parti CHP’nin zulümlerini hatırlatıyor olabileceğimizi düşünenler olur. Ama biz hayatta olursak o gün yerimizi çoktan gençlere bırakmış oluruz” diye konuştu.
28 ŞUBAT’TA KAPATILAN VAKIFLAR
28 Şubat sürecinde vakıfların mağdur edildiğini ifade eden Başabakan Erdoğan, “28 Şubat sürecinde 9 vakıf kapatıldı. Şimdi bu mağduriyetlerin giderilmesi için kapatılan vakıfların yeniden kurulmasına imkan sağlayacak tasarıyı Meclis’e gönderiyoruz” dedi.
"1999’DA DA GÖRÜŞÜLDÜ"
MHP’lilerle İşçi Partililerin eylemlerde bir arada olduğuna dair ellerinde görüntüler bulunduğunu dile getiren Başbakan, "Bugün nasıl devletin istihbarat örgütü İmralı ile görüşüyorsa 1999’da da görüşmüştür. Bahçeli bunu bilmiyorsa bu daha vahimdir" diye konuştu.
Liderlerin, salı günleri grup toplantılarında, kendilerini alkışlamak üzere toplanmş partilileri önünde coşup birbirlerine verip veriştirmeleri geleneği çerçevesinde AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli her zamanki gibi birbirlerine, ''Kavgada söylenmeyecek'' sözlerle yüklendiler.
İşte grup toplantılarındaki konuşmalar:
MHP lideri Devlet Bahçeli, teröristbaşı Abdullah Öcalan yakalandığında MHP’nin hükümette olmadığını söyleyerek, “Sayın Başbakan bilmelisin ki, İmralı canisi sadece ve sadece bağımsız yargı marifetince sorgulanmış, kendisinden işlediği cinayetlerin hesabı sorulmuştur. Pazarlık başka bir şeydir; sorgulama, ifade alma, soruşturma ve kovuşturma başka bir şeydir” dedi.MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM’deki grup toplantısında bir konuşma yaparak gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Kızılcahamam kampında yaptığı konuşmaya atıfta bulunan ve sorduğu sorulara cevap veren MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Erdoğan’ın “1999 yılında Öcalan yakalandığında siz hangi pazarlığı yaptınız?” şeklindeki sorusuna cevap verdi.
Terörist başı Abdullah Öcalan’ın yakalandığı tarihte MHP’nin hükümet ortağı olmadığını söyleyen Bahçeli, polemik haline gelen konuyla ilgili olarak şunları söyledi:
"Bizim hükümet olduğumuz yılları ağzına dolayan Başbakan, kendisini rehabilite ve teskin etmek amacıyla, iktidar yıllarımızda İmralı canisiyle görüşüldüğünü ileri sürmüştür.
İmralı’da yatan canibaşı 15 Şubat 1999 tarihinde yakalanmıştır. Bir gün sonra Türkiye’ye getirilmiş ve doğruca İmralı cezaevine gönderilmiştir. Bunlar oluyorken MHP henüz TBMM’de değildir ve 56’ncı hükümet işbaşındadır. Teröristlerin yargılanmasına 31 Mayıs 1999 tarihinde başlanılmıştır. Sayın Başbakan bilmelisin ki, İmralı canisi sadece ve sadece bağımsız yargı marifetince sorgulanmış, kendisinden işlediği cinayetlerin hesabı sorulmuştur. Pazarlık başka bir şeydir; sorgulama, ifade alma, soruşturma ve kovuşturma başka bir şeydir. Nasıl bir yalana batmışsın ki, sorgulamayla pazarlığı birbirine göz göre göre karıştırıyor, bundan da çıkar umuyorsun. Sen AK Parti’ye oy vermiş vatandaşlarımı, vatansever AK Partili milletvekili arkadaşlarımı saf, bir şey bilmez, bir şeyden de anlamaz mı sanıyorsun?”
“SAYIN BAŞBAKAN SEN KİME BAĞLISIN, İMRALI’YA MI BAĞLISIN?”
HP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Erdoğan’ın “Genelkurmay mı size bağlıydı yoksa hükümetiniz mi Genelkurmay’a bağlıydı? MİT mi size bağlıydı, siz mi MİT’e bağlıydınız?” şeklindeki eleştirilerine de cevap verdi. Bahçeli konuşmasını şöyle sürdürdü: “Sayın Başbakan acaba vereceğim cevapları idrak edebileceğin ve özümseyebileceğin bir algılama kabiliyetin var mı, doğrusunu istersen merak ediyorum. Bizim kime bağlı olduğumuzu cümle alem bilmektedir ve bu da büyük Türk milletinden başkası değildir. Bizim Türk milletinden başkasına yüz sürmemiz, vesayetini kabul etmemiz ve telkini altına girmemiz ne duyulmuş ne de görülmüş bir şeydir.
Pazarlık yapa yapa senin gözün hiçbir şey görmemekte, kafan bir şeyi almamaktadır. MHP’nin direncini kırmak, itibarını zedelemek Başbakan’ın çapını ve zihin çerçevesini aşacak ve komik durumlara düşürecektir. Sayın Başbakan sen kime bağlısın? İmralı’ya mı bağlısın, Kandil’e mi bağımlısın? İcazeti kimden aldın, kimler tarafından yetkilendirildin, bu hallere nasıl düştün? Sen Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı mısın? Yoksa BOP’un kıdemli Eşbaşkanı mısın? Uyguladığın politikaların fikir babası kim ya da kimlerdir? Başbakan Erdoğan tarih olmaktansa tarih yaptıklarını iddia etmiştir. Başbakan’ın yaptıklarını söylediği tarih milletimizin yararına olmadığına göre kimlerin lehinedir? Başbakan Erdoğan hangi tarihten bahsetmektedir? Söylemeye çalıştığı İmralı canisiyle yürüttüğü pazarlık tarihi midir? PKK’yla birlikte başrol oynadığı tarih yeni Anayasa’yı da kapsamına almakta mıdır? Altı adımda teröristler nasıl aklanırın ya da üç aşamada Türkiye nasıl bölünürün tarihi mi yazılmaktadır? Başbakan Erdoğan 57’nci koalisyon hükümetiyle uğraşmayı bir kenara bırakarak bu soruların cevabını vermelidir.
Bugün herkesin kalitesi, hedefi ve niyeti ortadadır. MHP’ye dil uzatmak ve yalanlarla karalamaya çalışmak Başbakan’ı kurtaramayacaktır. Beşar Esad’a bebek katili, cani ve katil diyerek yüklenen ama bir adım ötesine bu sıfatların Türk milleti tarafından verildiği teröristbaşıyla pazarlıklar yapan Başbakan Erdoğan yaptıklarının bedelini bir bir ödeyecektir. Çünkü süreç ihanetinin seli hem kendisini hem de bölücü yandaşlarını önüne katıp sürükleye sürükleye adaletin karşısına çıkaracaktır.”
BAŞBAKAN’A MERHUM ERBAKAN VE ÖZAL ÜZERİNDEN YÜKLENDİ
İMHP lideri Bahçeli, Başbakan Erdoğan’a ayrıca merhum Erbakan ve merhum Turgut Özal üzerinden de yüklendi. Durduk yere bu iki ismi gündeme getirerek istismar ettiğini iddia eden Bahçeli, konuyla ilgili olarak ise şu değerlendirmelerde bulundu: “Bu arada Başbakan’ın hatırına birden bire merhum Başbakanlarımızdan Necmettin Erbakan Hocamız gelmiştir. Yaşarken sırtından vurduğu merhum Erbakan’ı bugünlerde anması, gecikmeyle de olsa yediği hakkının karşılığını vermeye çabalaması kendisi adına bir gelişmedir. Başbakan Erdoğan’ın 1993 yılı Kasım ayında yaptığı bir konuşmasında ‘benim memurum işini bilir’ demek suretiyle rüşveti, yolsuzluğu, suistimali meşrulaştırmakla suçladığı merhum Cumhurbaşkanlarımızdan Turgut Özal’ı takdir ve şükranla idrak etmesi de bir o kadar manidardır. Başbakan Erdoğan çözüm ve barış sözleriyle milletimizi kandırmaya, bu iki değerli devlet adamını kullanarak ulaşacağını zannediyorsa; yanıldığını kesinlikle görecektir. Bu siyaset anlayışının, yaşarken vefa göstermediklerini, ebediyete göçtükten sonra hatırlaması geçtir, istismardır ve tıpa tıp şark kurnazlığıdır.”
AK PARTİ GRUP TOPLANTISI
Yeni hedef olarak İstanbul’un fethinin 600. yıl dönümü olan 2053 tarihini belirlediklerini açıklayan Başbakan Erdoğan, “2053 yılında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, muhtemelen MHP’nin 140. yılında nasıl iktidara geleceğinin aritmetik hesaplarını yapıyor olacaktır” dedi.
AK Parti grup toplantısında konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Anketler AK Parti’nin oy oranının yüzde 52 seviyesinde olduğunu gösteriyor” dedi.
Başbakan Erdoğan, çözüm sürecinin başarıya ulaşmasıyla bu rakamın daha da artacağını savundu.“Fatih olmasaydı İstanbul’un fethi olmazdı. Bir çağ açılıp kapatılmazdı” diyen Başbakan, “İstanbul’un fethinin 600. yıl dönümünü, yani 2053 yılını da AK Parti olarak hedeflerimiz arasına alıyor, o büyük yıl dönümü için şimdiden hazırlıklara başlıyoruz” ifadelerini kullandı.
140. YILIN ARİTMATİK HESABI
Muhalefeti eleştiren Erdoğan, “2053 yılında muhalefetin ne durumda olacağını tahmin etmek zor değil. 2053 yılında MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, muhtemelen MHP’nin 140. yılında nasıl iktidara geleceğinin aritmetik hesaplarını yapıyor olacaktır…2053’te tek parti CHP’nin zulümlerini hatırlatıyor olabileceğimizi düşünenler olur. Ama biz hayatta olursak o gün yerimizi çoktan gençlere bırakmış oluruz” diye konuştu.
28 ŞUBAT’TA KAPATILAN VAKIFLAR
28 Şubat sürecinde vakıfların mağdur edildiğini ifade eden Başabakan Erdoğan, “28 Şubat sürecinde 9 vakıf kapatıldı. Şimdi bu mağduriyetlerin giderilmesi için kapatılan vakıfların yeniden kurulmasına imkan sağlayacak tasarıyı Meclis’e gönderiyoruz” dedi."1999’DA DA GÖRÜŞÜLDÜ"MHP’lilerle İşçi Partililerin eylemlerde bir arada olduğuna dair ellerinde görüntüler bulunduğunu dile getiren Başbakan, "Bugün nasıl devletin istihbarat örgütü İmralı ile görüşüyorsa 1999’da da görüşmüştür. Bahçeli bunu bilmiyorsa bu daha vahimdir" diye konuştu.