"Suda doğum müthiş bir deneyim"

İZMİRLİ bir çocuk annesi Ezgi Altınay (32), ikinci bebeği Nil'i suda doğurdu.

Pek çok kadın sancı çekmemek için sezaryen isterken, ilki gibi ikinci bebeğini de normal doğumla ancak suda dünyaya getiren anne Altınay, "Suda doğum daha kolay, daha az sancılı oldu. Bu müthiş bir deneyim. Çok güzel bir şey yaşadım" dedi.

Bir firmada pazarlama uzmanı olarak çalışan Ezgi Altınay ile İnşaat Mühendisi Burak Altınay'ın (34) ilk kızları Naz, 13 Şubat 2013'te normal doğumla dünyaya geldi. Naz bebek sağlıkla büyürken, anne Altınay ikinci bebeğine hamile kaldı. Naz bebekte olduğu gibi hamilelik sürecini İzmir Kent Hastanesi'nde Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Namık Demir'in kontrolünde sürdüren Ezgi Altınay, Eylül'ün son günü muayeneye geldi.

Hamileliğinin 37'inci haftasını dolduran, normal koşullarda 17 Ekim'de doğurması beklenen Altınay'ın yapılan muayenede rahminin açıldığı belirlendi. Prof. Dr. Namık Demir, doğumun başladığını belirttiği hastasından ertesi gün hastaneye yatmasını istedi.

Bebeğin normal doğumla dünyaya gelebileceğini, bir sorun gözükmediğini kaydeden Prof. Dr. Demir, anne adayına alternatif yöntem olarak suda doğumu önerdi. İlk anda tedirgin olan genç kadın, suda doğan bebeklerin daha sakin olduğunu öğrenince kararını verdi, doktorunun önerisini kabul etti.

HAVUZA ALINDI, 15 DAKİKA SONRA DOĞURDU

1 Ekim'de hastaneye yatan Ezgi Altınay saat 16.00 sularında doğum için havuza alındı, 15 dakika sonra Nil adını verdiği ikinci kızını dünyaya getirdi. Bebeğini havuzda suyun içinde kucağına alan anne Altınay'ın doğum deneyimine ve ikinci kez anne olma sevincine eşi Burak Altınay da tanık oldu.

Baba Altınay anne ile bebeğini birbirine bağlayan kordonu keserken, eşini de kutladı.

"MÜTHİŞ BİR DENEYİM"

Sonuçtan çok memnun olduğunu söyleyen Ezgi Altınay, duygularını şöyle dile getirdi: "Nil'i de normal doğumla dünyaya getirmek istiyordum. Doktorum suda doğumu önerince tedirgin oldum. Suya doğan bebeklerin daha sakin, huzurlu olduğunu öğrendim. Kızım 3 kilo 210 gram ağırlığında, 50 santimetre boyunda sağlıklı doğdu. İlginç rastlantı, adını da suyu çağrıştıran Nil koyduk. Suda doğum müthiş bir deneyim. Suyun içine oturunca insan rahatlıyor, sancı hafifliyor. Acısız değil ama normal doğum kadar sancı çekmiyorsun. Suda doğumda her anı görüyorsun, yaşıyorsun. Doktor havuzun yanına oturuyor, size direktif veriyor. Mucize gibi bir şey, kendiniz doğuruyorsunuz. Bebek suya doğdu, çok rahattı. Kucağıma suda aldım. Hiç ağlamadı. Tavsiye ederim."

Baba Burak Altınay da, "Eşim suyun içinde eski sistem evde ebeyle doğuruyormuş gibi kendi kendine doğum yaptı. Eşimin cesareti ve dayanıklılığına maşallah" dedi.

"HER ANNE ADAYI SUDA DOĞUM YAPAMAZ"

Suda doğumun normal doğum için bir alternatif olduğunu belirten İzmir Kent Hastanesi Jinekoloji Profesörü Dr. Namık Demir şunları söyledi: "Yüksek riskli olan, doğum kanalının uygun olmadığı durumlarda sezaryen tercih edilebiliyor. Tıp arayışlar içinde. Suda doğum da bunlardan biri. Suda doğum ilk kez Rusya'da uygulandı, annenin rahatlamasını sağlayan bir yöntem. Anne ıkınma dönemindeyken özel ısıtılmış su içine giriyor. Eşinin de bulunduğu bir ortamda ebesi ve hekimiyle birlikte doğumu anne kendisi yapıyor. Hekim anormal bir durum olursa müdahale ediyor. Su ortamında ıkınma daha rahat oluyor. Daha keyifli bir süreç oluyor.

'Suda doğum diğer yöntemlerden üstündür' diye bir mesaj yok ama bu bir alternatif. Buna da ancak gebelerin az bir yüzdesi uygun oluyor. Suda doğum olması için gebeliğin sağlıklı olması lazım. Bebeğin çok iri olmaması gerekiyor. Annenin sistemik hastalığı olmamalı. Doğum kanalının uygun olması, annenin ve bebeğin sağlıklı olması, doğum ağrılarının kendiliğinden başlaması gerekir."