Sizi daha çok ezecekler

ESNAFIN AVM İSYANI

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nde (İESOB) yaptığı toplantıya, 129 oda başkanının da aralarında bulunduğu yaklaşık 500 esnaf temsilcisi katıldı.

İESOB Başkanı Zekeriya Mutlu, AVM’lerin esnafı çok zor durumda bıraktığını belirterek, "AVM’lerin mahallere kadar giren uzantıları, bankaların altın alım satımına dahil olmaları bizi zor durumda bırakıyor. Bizim alanlarımıza giriyorlar. Bankanın küçük altında ne işi var? Kayıtdışı bizim faaliyet alanını daraltıyor ve kazancımızı olumsuz etkiliyor. Biz üzerimize düşeni ne kadar iyi yaparsak yapalım, yerel yönetimler bizi ne kadar kollasa, Hükümet, TBMM yasal boyutta bazı düzenlemeleri yapmazsa işimiz çok zor. Beklentilerimiz, yerel yönetimler esnafa pozitif ayrımcılık yapın. Su parası 146 lira katı atık toplama 935 lira olmaz. Burada bir yanlışlık var. Kullandığımız sudan fazla katı atık bedeli olmaz. Burada bir sorun var. Mecliste bizi en düşük seviyede alacaksanız, bizim bu sorunumuzu çözeceksiniz" dedi.

TELİF HAKLARI YASASI İSYANI

Mutlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"AVM Yasası neden çıkmıyor? 20 yıldır her iktidara her hükümete söylüyoruz. 'AVM ve hipermarketlerle nereye kadar' diye dosya hazırladık. Kentin içinde kuşatılmışız. Kentin merkezinde boğazımızı sıkıyorlar. Üçkuyular pazaryerine AVM yapacaklar. İktidar milletvekillerine dert yanıyorum. 'Belediye bakanlarına söyle Zekeriya onlar da AVM’lere ruhsat vermesin' diyorlar. Telif Hakları Yasası esnafı isyan ettirdi. Dükkanda Sezen Aksu dinliyoruz diye para istiyorlar, karakola çağırıyorlar. Milletvekillerini biz seçtik gönderdik, dükkana polis gelsin diye mi?"

ALKOL DÜZENLEMESİ

Mutlu, alkol satışına kısıtlama getiren yasaya da tepki göstererek, "İzmir’de 21.00’de hava kararıyor. 22.01’de gelen ve alkol isteyen müşteriye 'Kusura bakma yasak' mı diyeceğim? Nasıl olacak bu? Zaten sattığımız bi o kaldı. Ha vallahi billahi gazete, içki, sigara, ekmek, yoğurt süt. Diğerlerini büyük marketlerden alıyorlar. İzmir’de gölgede 50 derece sıcaklık var yazın. Müşteri, kapının önündeki sandalyeye oturacak ve 'Bana bir bira ver' diyecek. 'Veremem dükkanın içine gir, yasak' mı diyeceğiz? Nasıl çoluk çocuk bakacağız? Alkol satışında kısıtlama ve düzenleme bizi olumsuz etkilemektedir" dedi.

SUSAM SİTEMİ

İESOB Başkanı Mutlu, İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam’ın son kurultayda Parti Meclisi ve Merkez Yönetim Kurulu’nda olmamasına sitemde bulunarak, "Susam, bizim onursal başkanımızdır. Bizim için çok önemlidir. İzmir’de her taşın altında imzası vardır. Bizde ahde vefa çok önemlidir. İç işlerinize karışmayı istemeyiz ama son yaptığınız kurultayda ne PM’de ne MYK Susam’ı göremedik. İncindik, kırıldık. Dolayısıyla önemsenmemizi hak ettiğimiz yerde olmamızı bekleriz" dedi.

PROTESTOLU SENET VE İCRA DOSYALI EKONOMİ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İESOB Başkanı Mutlu’nun aktardığı sıkıntıları dinledikten sonra ekonomideki durumu protestolu senetler ve icra dosyalarıyla açıklayarak, şöyle konuştu: "2002 yılında 499 bin adet protesto edilen senet var. Ekonomi zor durumdaydı o zaman biliyorsunuz yazar kasalar atılıyordu. 'Şimdi ekonomi çok iyi herkes memnun', gazeteler öyle diyor. Protesto edilen senet sayısı 2012 yılı sonu itibariyle 1 milyon 75 adet. Senetlerin tutarı 2002 yılında 816 milyon lira, 2012 yılı 6 milyon 942 milyon lira. İcra müdürlüklerine gelen dosya sayısı 2002 yılında 8 milyon 262 bin. 2012 yılında 20 milyon 772 bin."

ATO’YE SERT TEPKİ: BORCUN ADRESİ DEĞİŞTİ, MİKTARINDA ARTIŞ VAR

Kılıçdaroğlu, Ankara Ticaret Odası’nın "IMF’ye borcumuz sıfırlandı" diyerek, Hükümet’e teşekkür ettiği bilboard ilanlarına şu sözlerle tepki gösterdi:

"Reklam panolarında Ankara Ticaret Odası reklamlarını görüyorsunuz, sizin paranızla. IMF borcumuzu sıfırlayan iktidara teşekkür ediliyor. Borcun adresi değişti borcun miktarında artış var. Dış borç stoku 2002 129 milyar dolar. Aralık 2012 yılı itibariyle 336 milyar 900 milyon dolara çıkıyor. Şu soruyu sorun. Benim paramla sen hükümet şakşakçılığını niye yapıyorsun diye sormak lazım. Borcu artmış esnafın çiftçinin derdi var. Koltuğunda oturuyor, sizin paranızla şakşakçılık yapıyor. Namuslu eleştiri yapacağız. O reklamı veren kişinin hükümeti şikayet etmeye hakkı yoktur. Ülkenin her yerinde reklam, bu değirmenin suyu nereden geliyor? Bu para sizin cebinizden çıkıyor. Kimse böyle bir kişiye meslek odası kuruluşunun başındaki kişi olarak bakmaz."

BU ESNAF OYUNU KİME VERDİ?

Kılıçdaroğlu, Bağkur’a prim borcu nedeniyle esnafın bakılamamasını Anayasa Mahkemesi’ne götürdüklerini hatırlatarak, "Bu esnaf oyunu kime verdi? Bu soruyu soralım bakalım. Anayasa Mahkemesine gittik. Recep Tayyip Erdoğan eleştirdi çoğu esnaf arkadaşımız alkışladı. Hiç düşünmedi 'Benim hakkımı korumak için Anayasa Mahkemesine götürdü' diye" dedi.

KİMİ KRİZİ İHRAÇ EDİYOR KİMİ İTHAL EDİYOR

CHP Lideri, TL’nin değerli olmasını de eleştirerek, "Türk Lirası çok değerli diyor Başbakan, Obama ne yaptı? 3.5 trilyon dolar bastı ve doların fiyatını düşürdü. Kendi malları ihraç edilsin diye. Kimi krizi ihraç ediyor kimi ithal ediyor. Siz dünyayı, alınan ekonomik kararları iyi okumazsanız ki bakın Japonlar da karar aldı yen basacaklar, AB karar aldı euro basacaklar. Biz ne yapıyoruz biz sadece seyirciyiz" dedi.

GEZİ PARKI EYLEMCİLERİ KADAR CESUR OLUN

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, esnafı da sert sözlerle eleştirerek, onlardan Gezi Parkı eylemcileri kadar cesur olmalarını istedi.

Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Her beş gençten biri işsiz. Ekonomi bu kadar iyiyse neden işsizlik var. Reel sektöre önem vermediğimiz için üreticiyi dışladığımız için. AVM Yasası çıksın dedik. Eski Bakan Ali Coşkun neden milletvekili olamadı. AVM Yasası’nı getirdiği için. İstediğiniz kadar bağırın istediğiniz kadar çağırın. Sizi daha çok ezecekler. Başbakan, 'Esnafın oyu, benim cebimde. Onun oyu cepte keklik' derse ezilmeye devam ederseniz.

Gezi Parkı’nda Türkiye’yi sallayan eyleme imza atanlar kadar her esnafın yürekli olması lazım. Kimse kusura bakmasın. Bizim yeni bir Türkiye’ye ihtiyacımız var. Kutuplaşmaya değil beraber olmaya, ayrışmaya değil birliğe ihtiyacımız var. Kendi çıkarınızı savunduğunuz zaman emin olun ülke çıkarlarını savunmuş olacaksınız." Kılıçdaroğlu, esnaftan destek isteyerek, "1.1 trilyon dolar vergi toplandı. Ne yapıldı? Sizin hangi sorununuz çözüldü. Biz sizin sesinize kulak veriyoruz. Siz de bizimkine kulak verin. Mademki bir sorun var. Sorunu çözmemiz için birbirimizi daha iyi anlamamız lazım. Bacak bacak üstüne atıp havadan para kazanma dönemini bitirmek itiyoruz. Destek verirseniz çözülmeyecek sorun yok" dedi.

ESNAF ZİYARETİ

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Yenişehir Gıda Çarşısı’nda, 'Başbakan Kemal' sloganlarıyla karşılandı. Kılıçdaroğlu, esnafın sorunlarının çözümünün AVM’den yana değil, halktan yana çözüm üreten siyaset anlayışından geçtiğini söyledi. Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Bu çarşının sadece size değil, tüm Türkiye’ye bereket getirmesini istiyorum. Hepinizin kazanması, zenginleşmesi benim en büyük arzumdur. Siz çalışacaksınız, üreteceksiniz ve ülkede hep birlikte yoksulluğu bitireceğiz. Hiçbir çocuk yatağa aç girmesin. Gıda Çarşısı’nda dükkanınız bereketli olsun, satışınız bereketli olsun. Esnaf bu ülkenin orta direğidir. Sizin sorununuz hiç endişe olmasın bizim sorunumuzdur. Hepimizin ailesinde mutlaka bir esnaf var. Sizin sorunlarınızı 76 milyon kişi biliyor. Çözümü halktan yana politika üreten siyasetten geçiyor. AVM’den yana politika üreten siyasetten değil.”

CHP lideri, esnafla birlikte pilav üstü nohut yiyip, ayran içti. Kılıçdaroğlu, fotoğrafını çeken basın mensuplarına, “Bu fotoğrafımı çekin de Başbakan kıskansın” dedi.

Kılıçdaroğlu, lokma ve lokum yedi. CHP lideri Kılıçdaroğlu’na esnaf antik çeşme kurnası hediye etti.

TARTAN’A TEŞEKKÜR

Gıda çarşısı ziyaretinde esnaf astığı pankartlarla Konak Belediye Başkanı CHP'li Hakan Tartan’a teşekkür etti. Kılıçdaroğlu da "Başkanımız Hakan Tartan’ı bugün tanımıyoruz. Uzun yıllardan beri tanıyoruz, kendisinin hizmetlerini ve yaklaşımını çok iyi biliyorum. Ekonominin can damarı bu çarşıya verdiği destek için teşekkür ediyorum" diye konuştu. Başkan Tartan da "Yolları yeniledik, çevre düzenlemesi yaptık. Şimdi de Ramazan ayı öncesi şenlikle ekonomiyi güçlendiriyoruz. Aileler, çoluk çocuklarıyla gelip hem alışveriş yapacak hem de hoşça vakit geçirecek" dedi.

'BEN BİLİRİM BENİM DIŞIMDA KİMSE KONUŞAMAZ' DEMEK DOĞRU DEĞİL

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, daha sonra İzmir’de otomobil tamircileri ve yedek parçacıların olduğu 3. Sanayi Sitesi’ni ziyaret etti. Kılıçdaroğlu, esnafa yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Sanayi siteleri denilince akla emek, alın teri gelir. Vatandaşın, arabası arızalanınca ilk geleceği yer burasıdır. Şimdi elektrikli otomobiller gelecek. Onların nasıl tamir edileceği öğrenilecek. Geçmişte aldığımız bilgileri yeni bilgilerle güçlendireceğiz. Eğitim hayatın her alanı için geçerli bir kavramdır. Öğrenmenin yolu sorgulamadan geçer. Hayatı sorgulayacağız. Her şeyi merak edeceğiz. 'Neden bu böyle oluyor?' diye soracağız. Bugün insanı demokrasiyi de böyle öğrendi. Demokrasi bir anlamda düşünce özgürlüğü demektir. Düşünce özgürlüğü olacak ki vatandaş, düşüncelerini sorunları çözmekle görevlendirdiği siyasetçilere aktarabilsin. Siyasetçi de sorunlara kulak kabartacak. Siyasetçi doğru düzgün halkını düşünen adamsa sorunlara odaklanır İki tehlikeli alan vardır. Etnik kimlik ve inanç. Kimsenin etnik kimliği ve inancı ile siyasetçi ilgilenmez. İlgilenmemesi gerekir. Herkesin kimliği ve inancı kendisine aittir. Türkiye bu iki ana nokta arasında büyük sorunlar yaşıyor. 'Ben bilirim benim dışımda kimse konuşamaz ben bilirim benim dışımda kimse öneri getiremez' demek doğru değil. Siyasetçi biz biliriz demek ya da bilen insana danışmak zorundadır."

'COP, SOPA, BİBER GAZI TOMA AYRIŞTIRIR'

Kılıçdaroğlu, ağaçlara sahip çıkan gençlere cop ve sopa ile vuran biber gazı sıkanların ülkeyi ayrıştırdığını belirterek, "Siyasetçi ülkesini ayrıştırmaz. Kullanacağı dil birleştirici dil olmak zorundadır. Ayrımcı bir dil kullanırsa ülkede çatışmalara yol açar. Çocuklarımız bizden daha ileri olmak zorundadır, bizden daha iyi yetişmek zorundadır. Gençler bir ağaca sahip çıkmak için mücadele ediyorsa onların yaptığı eyleme yüreklice destek vermemiz lazım. Biber gazı ile püskürtmemiz lazım. Bizim bütün değerlerimize sahip çıkıyorlar. Dün gece kandildi, kandili kutladılar, simit dağıttılar. Bizi ne ayrıştırır? O gençlerin üzerine sopa, cop ve TOMA ile gittiğiniz zaman ayrışılır. Siyasetçi halkın tepkilerini tahammül etmek zorundadır. Siyasetçi halkın derdini dinlemeyecek de kimi dinleyecek" dedi.

SİYASET HALKA ADANMIŞLIKTIR YANDAŞA DEĞİL

Kılıçdaroğlu, siyasetçinin kendini halka değil yandaşa adaması gerektiğini belirterek, "Siyasetçinin temel özelliklerinden biri halkına yalan söyleyemez doğruları söylemek zorundadır. Çünkü siyasetçinin ahlaki değerlerinin yüksek olması lazım. Siyaset halka adanmışlıktır, yandaşa adanmışlık değil. Vatandaşın cebi dolacaktır yandaşın değil. Siyaseti de yeniden sorgulamak zorundayız. Madem o gençler artık dünyayı sorguluyorlar ve önümüze farklı bir tablo koydular. Herkes verilen o dersten kendisine göre bir şey çıkarmak zorundadır" dedi.

'SICAK PARA FAİZDEN KAZANIYOR ÜRETİMDEN DEĞİL'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ekonomide iyileşmek için de düzgün siyasetin kapısının açılması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi: "Gözü kapalı bir günlük tercihlerle sandığa gidemeyiz. Herkesin özgürlüğüne, değerine, inancına, kimliğine saygı duyarak, özgür bir toplum yaratmalıyız. İnsanların yaşam tarzına siyasetçinin müdahale etme şansı yoktur. Düzgün siyasetin kapısını açmamız lazım. Bunu yapabilirsek çözülemeyecek sorunumuz yok. Türkiye’nin yeni bir politikaya ihtiyacı var. Ekonomi politikalarını üretim üzerine kurmak zorundayız. Türkiye’de sıcak para yani yabancı para 2002 yılında 6.6 milyar dolar, 2013 yılında 160 milyar dolar. Bu para üretime giden para değil. Bu para ile fabrika kurulmadı. Faiz gelirine gitti. Bu parayı sizler ödüyorsunuz. 1 milyon dolar, bir yılda 420 bin dolar para kazandırıyor. Hanginiz bu kadar para kazanıyorsunuz. Neden sıcak para geliyor? Kar etmese gelir mi?"

YENİ CHP HERKESİN AYAĞINA GİDECEK

Kılıçdaroğlu, yeni CHP’nin özelliklerini anlatarak, "Ben eski maliyeciyim, 27.5 yılımı devlete verdim. Vergi nasıl toplanır bütçe nasıl hazırlanır bilirim. İşsizliği çözmek için adım adım geziyorum. Ben 'Yeni CHP' dediğim zaman bazı arkadaşlar kızıyordu. Yeni CHP herkesin ayağına gidecek, herkesi dinleyecek, herkesin sorunlarını çözecek öneriler getirecek. Eleştiri üzerine değil çözüm üzerine siyaset yapacağız. En büyük güvencemiz sizsiniz" dedi.

'YÜZDE 100 ONURLU YURTTAŞTIR VE BAŞIMIN ÜSTÜNDE YERİ VARDIR'

Kılıçdaroğlu, Başbakan’ın "Yüzde 50’yi evde zor tutuyorum" yönündeki açıklamasına da değinerek, "Başbakan 'Yüzde 50’yi zor tutuyorum' dedi. Bu, 'Yüzde 50 dışarıda ben onlara düşmanım' demek. Bir siyasetçi vatandaşını karşısına almaz. Yüzde 100’ü onurlu yurttaştır ve tamamının yeri benim başımın üstüdür. Hiçbir ayrım yapmam. Ayrım olur mu? Siz vatandaşa zorla gel şuraya oy ver diyebilir misiniz? Biz demokrasiyi bu ülkeye getiren partiyiz. İktidar olmak vatandaşı ezmek tek muktedir olmak anlamında değildir" dedi.

'FAS KRALI GÖRÜŞMEZSE BEN RENCİDE OLURUM'

Kılıçdaroğlu, Fas Kralı’nın Başbakan’la görüşmemesi için de "Bir ülkenin başbakanı Fas’a gider ve Fas Kralı onu kabul etmese bundan ben rencide olurum. İran’a gider orada kimse görüşmezse ben rencide olurum. Bu ülkeyi biz kan ve gözyaşı ile kurduk. Bu ülke kolay kurulmadı" dedi.