Jeofizik Mühendisi Prof. Dr. Ahmet Ercan, bir süre önce annesini kaybettiği Aydın’ın Kuşadası İlçesi’nde katıldığı deprem konferansında gözyaşlarına hakim olamadı.
Annesini yad eden Ercan, gözyaşları içinde konferansa katılanları saygı duruşuna davet etti. Ercan, kendisine başsağlığı dilemeyen Aydın Valisi Kerem Al’ı da sert sözlerle eleştirdi.
Kuşadası Arama Kurtarma Ekibi’nin (KAKEB) daveti üzerine deprem konferansı vermek üzere Kuşadası’na gelen İTÜ Maden Fakültesi öğretim üyesi deprem uzmanı jeofizik mühendisi Prof. Dr. Ahmet Ercan, konferans öncesi bir süre önce Kuşadası’nda vefat eden annesini andı.
Ercan, annesi Zekiye Ercan’ın (87) 18 Nisan’da Kuşadası’nda geçirdiği kalp krizi sonrasında yaşadıklarını anlattı. İzleyicilerden annesi için 30 saniyelik saygı duruşu isteyen Ercan gözyaşlarına hakim olamadı. Annesinin öldüğü gün bahçeye bir incir fidanı diktiğini anlatan Ercan, "Kuşadası’nda bir kardiyolog bulunmadığı için annemi Kuşadası hastaneleri öldürdü. Basın bunu haber yaptığında bir çok kişi beni aradı. Meğer Kuşadası’nda aynı nedenle onlarca kişi ölmüş. Turizm gözbebeği Kuşadası’nda güzel oteller güzel evler yapıyorsunuz. Ama birisi kalp krizi geçirdiğinde Allah’a emanet ediyorsunuz. Annem yaşasaydı bugün aramızda olacaktı. Hepinizin annesine uzun ömürler diliyorum. Sizden rica ediyorum. Annem için hiç olmazsa 30 saniye saygı duruşunda bulunalım” diyerek göz yaşlarına boğuldu.
Kuşadası Teknik ve Endüstri Meslek Lisesi Konferans Salonu’nda bulunan yaklaşık 50 kişi ayağa kalkarak saygı duruşunda bulundu.
VALİYE SİTEM
Annesinin vefatından sonra Aydın Valisi Kerem Al’ın kendisini aramamasını eleştiren Ercan, “Ben isterdim ki değerli kaymakamımız, belediye başkanımız gibi beni arasın baş sağlığı dilesin. Hiç olmazsa acımızı paylaşsın. İnsanın büyüklüğü davranışından belli olur. Kimse makamından güç alamaz herkes makamına güç verir. Vali bey gazetecilere, ’Hastanemiz depreme dayanıklı değil, onun için bir kardiyolog var. Yeni hastane yapılacak. İki sene sonra iki kardiyolog gelecek’ demiş. Bunu sadece ben ayıplamadım. Tüm Türkiye ayıpladı. Yani, ’Siz iki yıl daha ölmeye devam edin’ diyor. Sağlık müdürü açıklama yaptı ama bir özür bile yok. Yaralıyım ben” dedi.
MARMARİS’TE AFAROZ EDİLDİK
Daha sonra konferansına geçen Prof. Dr. Ahmet Ercan, Muğla’nın Marmaris İlçesi Bozburun Beldesi açıklarında bulunan yanardağ ile ilgili bilgi verildi. Ercan, "Marmaris’te arkadaşlarımızla birlikte bir yanardağ oluşumu keşfettik. Bu bilimsel çalışma nedeniyle Marmaris’te aforoz edildik. ’Hoca burada deniz içi yanardağ var demeyin turistler Marmaris’e gelmez’ denildi. Yani ’hoca doğru söyleme. Ben kansersem bana kanser deme. Orada bir yanardağ varsa, yanardağ olduğunu söyleme’ diye resmen söylendi. Ben oradaki çalışmamla, yılın yer bilimci ödülünü aldım. Marmaris ise bu araştırmalarımızı sürdürmememizi istiyor. Eğer bir ülkede bilim yoksa, o ülkede bağımsızlık ve özgürlük yoktur” dedi.
TÜRKİYE ÇAMAŞIRIN BOĞUM YERİ
Türkiye’nin depremsellik açısından bir çamaşırın sıkıldığı yerde olduğunu kaydeden Ercan, “Hani çamaşırı sıkarsınız ya o boğum yeri Anadolu yarımadası. Kırıkların en büyüğü Kuzey Anadolu kırığıdır. Tekirdağ’dan Yunanistan’a gidiyor. Depremlerin yüzde 52’si burada oluyor, yüzde 33’ü ise Kuşadası’nın da içinde bulunduğu Batı Anadolu’da oluyor. Bu bölgede en gergin olan yer Akhisar ile Germencik arasıdır. Yer gerginse bir deprem üretecek demektir, kükrüyor çünkü. Biz gerildiğini nereden anlıyoruz, depremciklerden. 4’ten daha küçük depremlere depremcik denir. Kuşadası ve Batı Anadolu depremlerine baktığımızda göçüntüler oluyor. Göçüntü türü depremler, en çok yıkım yapan depremlerdir. Çok şükür ki Türkiye’de batı Anadolu’da deprem sayısı az ve daha seyrek görüyoruz” dedi.
Depremlerin sınır tanımadığını dile getiren Ercan, “Depremler siyasi sınır tanımaz. Sisam da, Aydın da, İzmir de aynıdır. Biz jeofizik uzmanları sancılı yerlere bakarız. Son zamanlarda en çok sancıyan yer Kirazlı’nın olduğu kesim, Germencik Ortaklar arası, Pamucak sahili ve Sisam. Sisam çok sancılı. Oradaki bir deprem aynı zamanda Kuşadası’ndaki depremdir. Kuşadası depremleri göçüntü türü depremlerdir, yani olduğunda çevreyi çok fazla sarsan depremlerdir” dedi. Ercan, daha sonra Kuşadası ve çevresi için yapılması gerekenlerle depremlere karşı alınması gereken önlemleri anlattı.