Manşetler de oldukça sık gördüğümüz haberler vardır. “Filanca menajer’in başarısı ile büyük bir transfere imza atıldı. Aç gözlü menajer, kulüpleri birbirine düşürdü” gibi. Ya da daha da tirajı komik olan ise “menajer cebini doldurdu” gibi…
Ülkemiz de 197 lisanslı menajer olduğu söyleniyor. Bunlar Türkiye Futbol Federasyonunun çeşitli tarihlerde açtığı sınavları geçerek FİFA sertifikası almaya hak kazananlar. İyi de lisanssız menajer sayısı kaç desem, bilen var mı?
Bu bilinmiyor işte. Çünkü, sayıları oldukça fazla olduğundan bilinmemesi de doğal. Her isteyen istediği zaman menajerlik yapabiliyor zaten. Buna bir engel, ya da sınırlama yok. Ancak gayri resmi menajerlik konusunda, 3 bin kadar olduğu tahmin ediliyor. Külüp’te malzemecilik yapan birisi, aynı kulüp’te futbolcu menajerliğine bile terfi edebiliyor !
Ülkemiz de profesyonel futbolcu sayısının 3445 olduğu söyleniyor. Bu durumda nerede ise 2 futbolcuya bir buçuk menajer düşüyor demek oluyor ! Prensip sahibi menajer, genel de transfer ücretinin yüze 10’u oranında komisyon alıyor. Tabi transfer ücretinin azlığı ya da çokluğuna göre bu oran değişebiliyor. Örneğin, 2 milyon liralık sözleşme imzalayan bir futbolcudan yüzde 10 alıyor. Bırakın 10’u,yüzde 5 oranında bile komisyon alsa bile, 100 bin lira gibi çok tatlı bir paranın sahibi olabiliyor. Ancak binlerce menajerin bulunduğu bir ortam da, o güzelim kaymaklı-çikolatalı pastadan bir dilim payı kapmak, zorlukları da beraberinde getirmiyor değil. Mesela, en yakındaki kişiler bile ayağınızın altına muz kabuğu koyabilir…
Bunun adı ise menajerler arası iç savaş da denilebilir ! Sonra futbolcuların tamamına yakını 1’den fazla menajerle çalışırsa,artık hangi menajer daha iyi sözleşme sunarsa…
MENAJERLER NE KADAR VERGİ VERİYOR
Ben bir futbolcunun 10 tane falan menajeri olduğunu biliyorum. Örneğin müzmin sakat olan bir futbolcu,bir sezonda iki sefer transfer yapabildiğine göre…Varın siz futbolcu-menajer kazancını tahmin ediverin. Sonra işinin cambazı bir menajer, köşeyi çabuk dönüyor. Yeter ki, kendi kafasına uygun bir kulüp yönetici bulsun. Zaten ülkemiz de bu tür yönetici bulma konusunda sıkıntı çekmiyor. Diyelim ki futbolcu yıllık 500 bin istiyor. Ne gam, menajer kendisi gibi cambaz yöneticiye,” elimde öyle bir futbolcu var ki, sadece 1 milyon istiyor. Birer milyonda senin ve benim, antrenör de sakal atarız” diyiveriyor. Böyle bir teklife kim atlamaz? Sonra hep birlikte gelsin paralar cebe. Kolay kazanç değil mi? Bu görüşmenin de 3-4 kişi arasında geçtiği için belge falan da yok tabi. Yani al gülüm, ver gülüm. Kulüp kayıtlarına da 4 milyon olarak geçiveriyor. Peki bu arada menajerler ne kadar vergi veriyor merak ediyorum? Dandik futbolcu da bir anda 3-4 milyon lira’ya bir kulübe kakalandığı için sadece kulübün kasası zarar görmüş oluyor ! Sonra da kulüpler borç batağında diye feryat ediyorlar. Tabi bu feryat edenler arasında timsah gözyaşı döken kulüp yöneticileri en önemli bölümü kapsıyor. Şimdi bir düşünün çözeceksiniz. Bazı teknik adamlar, niçin hep aynı menajerle çalışıyor? Bazı kulüp yöneticileri niçin hep aynı menajerle görüşüyor…