Ankara deplasmanından yenilgiyle dönen Fenerbahçe ile derbi öncesinde UEFA Avrupa Lig’inde bir köy takımına yenilen Beşiktaş’ın, travma yaşaması ile takım olarak bunun ezikliğini yaşaması normaldi. Avrupa defterini kapatan Beşiktaş, şampiyonluk iddialarını sürdürebilmek adına Kadıköy’ün çimlerine çıktılar.
Fenerbahçe, “şampiyonluk yarışında ben de varım” demek için, Beşiktaş’ı yenmek zorundaydı. Beşiktaş tarafında ise üç puanı alıp hem liderliğini sürdürmek, hem de Fenerbahçe’yi yarıştan dışarı atmak adına sahaya çıktılar. Fenerbahçe, Saraçoğlu’nda ezeli rakibine on iki maçtır kaybetmediği gibi, bu sezon öne geçtiği hiçbir maçı kaybetmedi. Dahası Fenerbahçe bu sezon kazandığı 15 maçta da ilk golü atan takım oldu. Tolga Zengin’in sakatlanarak oyundan çıkarken ağlaması, yerini ilk kez Süper Lig maçına çıkan 3. kaleci Günay Güvenç’e bırakması, maçın önemli duygusal anları oldu. İlk yarının golsüz biten maçında, taraftar şuursuz, oyuncular şuursuz, hakem şuursuz tatsız tuzsuz, acayip zevksiz bir maç oldu bana göre. Öncelikle hangisini yazmak lazım acaba?
Emre-Bilic kavgasıyla ortalığın karışmasını mı, yoksa ayağına top gelip de topu dışarı atan Emenike’yi mi? Taraftarın gösterdiği tepki üzerine üzerinden formayı çıkarıp tribüne hareket çeken Emenike affedilir gibi değil.
Ayrıca saha da çıplak vücut görmek zorunda mı millet? Düşünüyorum da, Emenike, acaba silah zoruyla mı sahaya çıkıyor?
Bu hareketiyle bir Türk teknik adamını rencide etmiş ve İsmail Kartal’ı ezmiştir, bu da böyle biline.
Aydınus’a gelince, kartlarını evde mi unuttu acaba?
hiç kart çıkardığını görmedik de…
Bacak bacak üstüne attı diye gönderilen Alex’ten sonra Emenike’yi değil kadroya almak, Türkiye sınırları içinde bile tutmamak lazım!
Lefter o formayı 80 yaşında giyerken gözleri doluyordu. Bakalım Futbol Federasyonu ne yapacak? Merakla bekliyoruz…
Ne maç oldu diyesim var !
Emenike ağlar, Raul, Tolga, Kuyt sakatlanır, Emre- Bilic kavgasıyla birlikte derbi izlemedik de sanki Kemalettin Tuğcu romanı, dram üstüne dram izledik diyebilirim.
Moussa Sow 90+1’de golünü atarak Fenerbahçe tarihine geçtiği gibi takımını da rahatlatmış oldu.
Ama golden sonra ilk kez milli olan ! Günay Güvenç gözyaşlarını tutamadı yazık. Sonuç olarak beraberliğe yatan bir Beşiktaş gördük sahada.
Sonrasında İsmail Kartal’ın maç sonu verdiği demeçte ise Emenike için,”bir gol kaçırdı, kalbi çok temiz, duygusal bir çocuk, üzüntüsünden böyle tepki verdi” demesine pes diyorum.
Maçın önüne geçen forma çıkarmasına İsmail Kartal’ın verdiği cevap bu yönde. İyi de, çuvalla parayı cebine atarken de böyle duygusal zaten!
Aydınus’un, Emenike’nin çıktığını görmedim demesine, biz de çaldığı düdüğe inanmıyoruz mu diyelim.
Bana göre iki antrenör de sınıfta kaldı ! İsmail Kartal,bu derbi’yle birlikte antrenörlüğü bitmiştir net…