Kariyerinde 23 takım çalıştıran ve Ankara’ya uzun bir aradan sonra tekrar döndüğü için mutlu olan Yılmaz Vural, Osmanlıspor ile sezon sonuna kadar anlaşmıştı. “Ecdadı hatırlatan bir isim” diye lanse etmişti Osmanlıspor’dan. Takıma ise övgüler yağdırmıştı daha ayağının tozuyla. ”Hiç kimseyle kavga etme-yen, herkesi kucaklayan, hoşgörülü bir takım oluşturmaya çalışılmış” şeklinde seçtiği cümleleri Vural, o güzel edebiyatıyla anlatmıştı. İlk defa lider bir takımın başına geçmişti tecrübeli teknik adam. Daha önce küme düşme mücadelesi veren takımlarda çalıştığı için, kendisi bile, “ hiç aklıma gelmemişti, ilk defa lider bir takımın başındayız, benim için de sürpriz oldu, inşallah aldığımız yer de bırakırız” şeklinde şaşkınlığını ifade etmişti. Ancak daha geldiği tozlar ayağındayken çıktığı ilk maçta, Adana Demirspor’a yenilerek liderlik koltuğunu da devretti. Sonrasın da ikinci maçından sonra görevi bıraktığını açıkladı.
YENİÇERİ KURBANI VURAL
Vural, İki maç sonrasın da görevi bırakmasındaki faktörün perde arkası, meğer takım içinde “ağır ağabeylerin” kurbanı olduğu ortaya çıktı. Önceki teknik adam olan, Osman Özköylü’ye yakınlığıyla bilinen futbolcular, Yılmaz Vural’ı istemeyince filim kopuyor tabi. Türkiye’nin en tecrübeli hocalarından biri olan, yeri geldiğinde futbolcu bile tokatlayan Yılmaz Vural’ın, iki maç sonunda pes edeceğini, yeniçerilere yenileceğini de kimse düşünmemiştir eminim. Oynanan iki maçın skorlarının kötü olmasındaki etkenin perde arkasının futbolcuların ayak oyunu olduğu ortaya çıktı. Böylece Vural’ın, takım içinde ağırlığı olan bazı futbolculara kurban gittiği de gerçek. Çünkü eski hocaları Osman Özköylü’ye yakınlığı ile bilinen tecrübeli kaşar futbolcular, Vuralı istemedikleri için büyük sıkıntıların yaşandığı ifade ediliyor. Yönetim de hem bu huzursuzlukları, hem de kötü skorları göz önüne alarak Vural’ın ayrılma isteğine karşı çıkmamışlar. Vural geçen sezon Mehmet Yıldız ve Ahmet Şahin’in forma giydiği Mersin İdmanyurdu’ndan da olaylı biçimde gönderildiğini biliyoruz. Yani kısasa, kısas misali. Her zaman söylediğim ve yazdığım bir şey vardır. Burası Türkiye, futbolcu canı isterse oynar, istemez ise oynamaz. Hocayı sevmez ve gitmesini isterse de ayak oyunlarına başlar. Her zaman da teknik adam, futbolcu kurbanı olmuştur. Ayrıca Mehmet Yıldız’dan da iyi bir ağır sıklet güreşçi olur. Futbolcu dediğin biraz zayıf olmalı değimli ya. Ancak, futbol da yabancı devrimiyle hiçbir şey artık eskisi gibi olmayacak ve taşlar yerinden oynayacak. Yerli futbolcuların şımarıklıkları da, yabancı devrimiyle birlikte biteceğine, değil şımarıklık yapmak, hocalarına” beni oynat” diye yalvaracaklarına adım gibi eminim.