Akhisar'ın Zeytin Şöleni Hayırlı Bereketli Olsun | Ünal Tümin

Geçtiğimiz ay Diyarbakır- Mardin arasında bir grup gazeteci arkadaşımla hem iş, hem "gezelim, görelim ve yazalım" turlarında idik. Hasan Paşa Hanı'ndaki meşhur Mustafa'nın yerinde sabah kahvaltımızın siparişini vermiştik. Halil Hüner, Cihat Tayşi, Nevzat Dönmez ve Aziz Talaz'la oturduğumuz kahvaltı sofrasının ciğerden, omletten, tutun yağ, peynir ve zeytinin enva-i çeşidi ile donatılmasını seyrederken kimsenin canı bu görselliği bozmağa kıyamamıştı. Tabi biz Egeli olarak, bu "kahvaltı şöleninde" sofranın ortasındaki bol zeytin çeşidi ile ilgilendik.Zeytinle başlayıp lavaş ekmeklerimizi mis gibi zeytinyağına banarak önce bunda Akhisar'ın, şunda Aydın'ın, ötekisinde Urla'nın, Ayvalık'ın, tadı var diye diye Ege'nin lezzet duraklarını anarak zeytinleri afiyetle yedik...

Ama zeytinler de, zeytinyağı da nasıl Ege kokuyordu ha!..

Mardin' de Deyrulzeferan Manastırı'nda kaleyi arkamıza alıp Suriye hududuna bakarken manastırın çevresin zeytin ağaçları ile donatıldığını görüp baya sevindik. Tam bu sırada yanımızda beliren 50 yaşların üzerindeki bir çift, süryani olduklarını bu topraklarda doğduklarını, ama Amerika' da yaşadıklarını belirterek, zeytinlikleri göstererek "şu aşağısı bizimdi. Hala tapuları elimizde. Bu zeytinleri görünce içimizden Türkiye'ye dönmek geçti." dediler. Sonra havasını koklayıp, gördüklerinin reklamını Amerika' da yapacaklarını belirtip, Süryani papazla baş başa kaldılar...

Memleket hasreti bir başka oluyor değil mi?

* * *

Hani yarından sonra Akhisar'da başlayacak olan "6. Zeytin Hasadı Şenliklerine" Urla'da, “Doğru hasat ve kaliteli zeytinyağı” için verilen eğitime bir göz attıktan sonra yetişmeye çalışacağım. Çünkü, İzmir Merkezdeki evimden sonra, Urla ilçesi benim ikinci adresim. Orada Dünyada bilinen ilk zeytinyağı fabrikası “Klazomenai Zeytinyağı İşliği” bulunuyor...

İzmir'in bir ilçesinden, Manisa'nın zeytin kokan ve de Türkiye'nin en fazla zeytin ağacına sahip bir başka ilçemize yani Akhisar'a koşarken, oradaki gerçekten çok sevdiğim dostlarıma hep Diyarbakır- Mardin hattında sofralara konan zeytin ve zeytinyağı cümbüşünden bahsedeceğim...

Yine çok iyi biliyorum ki, Zeytin ve zeytinyağı ihracatında bu sezon yüzler gülecek ve bundan da en çok nasibini alacakların başında Akhisarlılar gelecek...

Şenlikler, bir varlığın, bir bereketin üzerine düzenlenir. Zeytincilik sektörünün "var yılı" diye tanımlanan 2014/15 sezonunda, 190 bin ton zeytinyağı ve 438 bin ton sofralık zeytin rekoltesini katma değere dönüştürmek için Akhisarlı dostlarımın nasıl çalıştıklarını çok iyi biliyorum. Zaten ZZTK da, AB' den Zeytin yağı için kotayı istemedi mi?

Zeytin ve yetiştiricisi küstürülmeye hiç gelmez...

Akhisar' a giderken Manisa'nın bir başka ilçesi Soma' da "Zeytin direnişinde" olan köylüye "dayak ve kelepçe" haberi ve resimlerine dikkatlice baktım. Soma' da kurulacak termik santrali için dozerlerle 500 zeytin ağacı kesilirken direnen köylüleri dayak atıp kelepçe vuran güvenlikçilerin elinden jandarma kurtarmış.

Bu kadar neşeli görüntülerin arasına yazımın finalinde zeytinimiz adına dayak yiyen köylüleri hatırlatmamı umarım hoş karşılarsınız.

Akhisar'ın Kaymakamını, Belediye Başkanını, Ticaret ve Sanayi Odası , Ticaret Borsası , Ziraat Odası Başkan ve yöneticilerine "6. Akhisar Hasat Şenliği hayırlı uğurlu olsun diyorum...